Jose Saramago imzalı Körlük, insanlığın sınırlarının aşıldığı oldukça etkileyici romanlar arasında yer almaktadır. 1998 Nobel Ödülü’nü kazanmış olan roman, dünyadaki olası vahşeti oldukça edebi bir şekilde gözler önüne seriyor. Kitabın girişinde yazan “Bakabiliyorsan gör, görebiliyorsan fark et!” sözü, aslında kitabın özeti şeklinde. Bakabiliyorsak görmeliyiz ve fark etmeliyiz. Geçmişin karanlık yüzü şimdinin aydınlığını kirletiyor ve geleceği yok ediyorsa, orada bir şeyler yanlış gidiyordur.
Sinemaya da uyarlanmış olan Jose Saramago eseri, toplumsal yaşamın vahşete dönüşebileceğinin bir kanıtıdır. Kitapta kullanılan kör olma durumu bir metafordur. Bakarken görmemek, görmüyorken hissetmemek; insanlığın yaşadığı en ıstıraplı durumlar arasında yer alır. Saramago, eserinde bir kadının tek başına örgütlenmesini körlük metaforu üzerinden verir. Hâlâ güzel şeyler olacağına inanan, vicdanıyla hareket eden insanlar vardır ne de olsa.