Sabitlenmiş gönderi
Herkes beni keyfi yerinde, daima gülen biri sanır. İşte bunun için yazılarım çok dertlidir. Hayatımda gösteremediğim teessürümü yazılarımda gösteriyorum.
Yetişmiş, şuurlu, hür insan beyninden daha mühim hiçbir şey yoktur. İşte böyle bir beynin, bütün ömründe yaptığı tek hareket yahut müdahale, tarihi değiştirebilir.
Sayfa 263
İnsanın gönlü nasıl bir şeydir ki, ezilip un ufak oluyor, üflesen yedi cihana dağılacak tozu... Yine şu durası sesi, durmak bilmiyor.
Sayfa 253
Okur Takip Önerileri
Su gibi lâzımsın bana, sensiz neye dönerim ben?
Sayfa 242
Biraz tereddüt ettim, insanın en yakın arkadaşına bile tam güvenememesi ne kötü.
Sayfa 237
Değiştirebilmem için, önce değişik olanı hayal edip, onu yaşamam lâzım.
Sayfa 211
Eskiden bu kadar iyi anlamamıştım bunu, şu içime çektiğim hava gibi lâzımsın bana. Akçabardağımsın, ak çiçeğimsin, bir tanemsin!
Sayfa 206
Zaman akıp giden bir nehirdir, içinde olaylar ve insanlar, herkes kendince nasibini almakta.
Sayfa 193
Ona aşkımla, ülkümü birbirinden ayırabildiğimi, bu iki şey için de ayrı ayrı ölebileceğimi anlattım.
Sayfa 163
Yalnızlığım beni üşütmekte, rüzgâr değil.
Sayfa 153
Düşünebilmek için zaman ve mekân değil, kafa lâzım, boynundaki zincire rağmen, hür olmayı becerebilen insan kafası!
Sayfa 140
Hem yüreğim onca mutluluğu doldurup boşaltıyordu ki, kalbimin sesini dinlese istediği cevabı alırdı, kelimelere ne lüzum?
Sayfa 126
Yaşadıkça her şey mümkün, çünkü umut, hep bir yerlerde yaşamaya devam eder.
Sayfa 119
Lider aranmaz, kimseye lidersin diye unvan verilmez, o kendi gücüyle alır reisliği.
Sayfa 99
Akçabardaklara sevdalıydım, karın altından uzatıp başlarını, her türlü kıyım ihtimaline karşı, boyunlarını dik tutabilmeleri vardı ya... Bir yanda ezilip yok olma, bir yanda koparılıp yok olma, fakat bir kısmı da büyümeye devam ediyor.
Çiçeklerin büyüdüğünü, hep büyüyebileceğini düşünmek, acıların tümüne bedel.
Sayfa 95
Elinden, elime geçenin bütün bedenime yayıldığını ve içimdeki boşluğu bir anda yok ettiğini, ona nasıl söyleyebilirdim?
Sayfa 82