Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Okyanusunkalbi

Okyanusunkalbi
@Okyanusunkalbi
Biz iyi insandık. Siz bizi aptal sandığınız için kaybettiniz. Ve biz de sizin hak ettiğiniz gibi biri olduk.
132 syf.
·
Puan vermedi
·
18 saatte okudu
Çocuklara ve Büyüklere Masallar
Çocuklara ve Büyüklere MasallarÜstün Dökmen
8.1/10 · 233 okunma
Reklam
İşte hayat böyle; çoğunluk bir şeyi söylüyor diye, çoğunluğun görüşüne katılmak niye? Bazen herkesin doğruluğundan emin olduğu bir bilgi, en yanlış bilgi olabilir bu evrende.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
430 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın mizahi dehasını konuşturduğu bir kitap okudum. Kitabın alt başlığı "Boğaziçi sırtlarında bir konakta, "evlatlık" yakışıklı bir delikanlıya şehvetle tutkun hanımların birbirleriyle mücadelesi..." olsa da konuya tam olarak aşk demek mümkün olmuyor. Evlatlık verilmiş bir kişinin minnet duygusuyla ezilmesi Kurnaz doktorların ve sağlık sisteminin eleştirilmesi Yaşıyla barışamamanın gelgitleri Eşler arasındaki yaş farkının sonuçları Konakta çalışanlar ve yaşayanlar arasındaki ilişki Gerçek güzelliğin iç güzellik olması gibi konulara değinilmiş. Karakterler açısından bakarsak romandaki hiçbir karakter yüzeysel değil. Hastalık hastası Hasan Ferruh Efendi'nin bile yaradılış-iyi ve kötü hakkında felsefi düşünceleri var. Ermeni Doktor Alimyan'ın bölümlerinden atlayarak geçtim itiraf etmek gerekirse. Anlaşılması güç tıbbi terimler kullanıyordu ve sürekli sayfanın altına açıklama kısmına bakmak yorucu oluyordu. 1919 yılında yazılan bir kitaptan dönemin gerekliliklerine uygun olarak muhteşem bir son bekleyemiyorsunuz. Tahmin edilebilir. Bazı güzel noktalara değinmesi ve yazarın mizahi dili için okunabilir.
Cehennemlik
CehennemlikHüseyin Rahmi Gürpınar · Everest Yayınları · 2015101 okunma
Reklam
Mutsuzluğu tanımlamak için niçin uzun sözler arıyorlar? Mutsuzluk duyarlı doğmaktır.
Sayfa 312Kitabı okudu
Biz ne gelenlerin geliş sırlarından, ne gidenlerin gerçek sonlarından haberdarız. Biz bu iki insanlık olayı, bu iki karanlık sır ortasında, bu tehlikelerle dolu yerde ölümsüz zevkler ve mutluluklar arayarak yaşamaya çalışırız. Bilmem ki bu dünya sahnesindeki deliler mi akıllıdır, yoksa akıllılar mı delidir?
Sayfa 269Kitabı okudu
Hapiste Sokrat'a zehir kadehini uzatan, Allah'ın peygamberi Hazreti İsa'yı çarmıha mıhlayan, mahkeme huzurunda Galile'ye tövbe ettirerek hak sözünü batıla çevirten yasa değil miydi?
Sayfa 256Kitabı okudu
Böyle servet ve zenginlik, türlü türlü nimetler içinde aç oturan bir paşa olmaktansa, somununu, soğanını doymadan sindiren bir hamal olması bin kere iyidir. Bilmem yaradılış hangi tarafı yüceltmiş, hangi tarafı aşağılamış; gerçek mutluluk ve sefalet hangi tarafta kalıyor?
97 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Aylin Balboa, Ateş Sönene Kadar kitap incelemesi Daha önce Bu Hikâye Senden Uzun Osman isimli kitabını okuduğum Aylin Balboa beni bu kitabıyla da çok etkiledi. Son zamanlarda popüler yazarlardan ziyade ismi fazla duyulmayan yazarlara şans veriyorum. Aylin Balboa okuduğum zaman daha önce okusaydım keşke hissi veriyor. Kitap kısa ama insanın içine işleyen hikayelerden oluşuyor. Aile içi istismara rağmen zinciri kırmayı başaran iki arkadaşın hikayesi Terk edilen ve terk eden cephesinden ayrılık Babası kanser olan bir kızın çaresizliği Evcil hayvanların gözünden sahiplerinin acıları Küçük bir çocuğun ölümle tanışması yine başka bir çocuğun boğulma korkusu Temizlikçi kadın ve evsahibi arasında kurulan bağ İstanbul sokaklarında geleceği arayan bir kişinin yolcuğu Hikayelerin kahramanları hayatın içinden. Bir de samimi bir üslupla anlatılmış. Çok beğendim. Herkese tavsiye ederim.
Ateş Sönene Kadar
Ateş Sönene KadarAylin Balboa · İletişim Yayınları · 20211,622 okunma
Reklam
İyi değilim diyorum, buz gibi. Yolumdan çekilin. Gelecek beni bekliyor. Nerede bekliyor bilmiyorum ama onu bulacağım. Bulduğumda da tüm geçmişin hıncıyla kavgamız büyük olacak.
320 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Üstün Dökmen ne kadar büyük bir gözlemci olduğunu ve psikolojik olarak kendisini dahi eleştirebilmenin erdemine sahip olduğunu bu kitabında göstermiştir. Küçücük ailelerin içerisinde neler yaşandığını kimse bilemez. Bununla birlikte bir çocuğun yaşadığı bazı şeylerin onun dünyasında nasıl bir etki bıraktığının bazen kendisi bile farkında değildir. İsmail iki çocuklu bir ailenin en küçüğü. Normalde beklenen küçük çocuğun anne-babası tarafından şımartılması durumunu yaşamamış. Ağabeyi Hasan Adnan anne ve baba tarafından hep desteklenmiş ve hataları görmezden gelinmiş. İsmail'in varlığı bile ailesi için felaketmiş gibi davranmışlar. Bir gün bir sebepten babasıyla büyük bir kavga eden İsmail kendisini bulmak için Menderes ırmağı boyunca yürümeye karar verir. Tabi ki çevresi onun çıldırdığını düşünür ama o bu yolculuğu gerçekleştirmeye kararlıdır. Kitabı okurken İsmail'in yaşadığı bazı durumları ne yazık ki benim de yaşadığımı ve onun hissettikleri hissettiğimi fark ettim. Üstün Dökmen öyle sade bir dil kullanmış ve yazdıklarını mitoloji ile halk hikâyeleri ile şiirlerle, türkülerle öylesine süslemiş ki kitabı okuduğunuz sürece asla sıkılmıyorsunuz. Bölümlerden sonuncusunun ismi çok düşündürücü "Veda veya Merhaba" ne derler bilirsiniz: Her son bir başka başlangıcın müjdecisidir. Ya da yolculuk hiç bitmez.
Menderes Irmağın Gölgesi
Menderes Irmağın GölgesiÜstün Dökmen · Remzi Kitabevi · 2015129 okunma
Üstün Dökmen'in Gözlem Gücü
Sezgileri ona, İsmail'in duygusal olduğunu, bir de içinde, ta derinlerde hüzünlü bir çocuk taşıdığını söylüyordu. Yakışıklı, güçlü bir çocuğu alıp bağrına basma isteği vardı Sema'da. Eğer bu erkekle yakınlık kurarsa, daha güçlü ve özgür hissedecekti kendini. Kendini kendinde hissedecekti, sevmede daha da ötelere gidecekti.
866 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.