Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Hatice

Hikmet kızdı: Ben bir aydır prova yapıyorum; gene de seni görünce ne yapacağımı şaşırdım. Sen, nasıl oluyor da hep aslına sadık kalabiliyorsun? Neden hiç şaşırmıyorsun? Sen her zaman Bilge gibi davranmayı biliyorsun. 
Reklam
Dünyada hepimiz sallantılı, korkuluksuz bir köprüde yürür gibiyiz. Tutunacak bir şey olmadı mı insan yuvarlanır...Kimi zenginliğine tutunur; kimi müdürlüğüne; kimi işine, sanatına. Çocuklarına tutunanlar vardır. Herkes kendi tutamağının en iyi, en yüksek olduğuna inanır. Gülünçlüğünü fark etmez...Ben, toplumdaki değerlerin ikiyüzlülüğünü, sahteliğini, gülünçlüğünü göreli beri, gülünç olmayan tek tutamağı arıyorum: Gerçek sevgiyi!
Sayfa 183Kitabı okudu
Sevmek! Kelimelere herkes kendine göre bir anlam, bir değer veriyor galiba. Bu değerler aynı olmadıkça iki kişi iki ayrı dil konuşuyorlarmış gibi olmuyor mu?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gercek olan içimdeki boşluk mu? Değil ! Bir şey var, ama eksile eksile var.
Sayfa 159Kitabı okudu
Yoksa her şey ben olmadığım zaman, benim olmadığım yerlerde mi oluyordu?
Reklam
Bir insanı tanımak çok fazla enerji tüketiyor, onu tanımamanın ne kadar çok enerji tükettigini düşünsenize!
Sayfa 272Kitabı okudu
Milena, bana yardım et! Söylediklerimden fazlasını anla!
Aslında bugün bile, herhangi bir konuda zedeledigim(mesela evlenme niyetimle) ya da kendi içimde zedelenen (mesela Pela beni azaldığında), senin onurun olduğunda beni destekliyorsun..... ......öncelikle konu ben değilsem alacağım desteğin bana ne faydası olacak?
"-... şimdi dürüst olalım beni kustahlığım için mı sevdin? -Ruhunun canlılığı için sevdim."
Sayfa 385Kitabı okudu
Çok güzel insanlar da, çok çirkin insanlar gibi, fotoğraflardan anlaşılmazdı.
Reklam
öfkesiyle gitmiş giden fısıldamışsın hikayeni kör bir kuyuya biliyorum cevap vermek zor nasıl inanacaksın bu dünyaya
"Aydın olmak gösterişli bir kıyafet giymek yahut kolalı bir yaka ve modaya göre şapkayla dolaşmak değildir. Aydınlar halkın beynidir. Halk bizi eğitimimiz bittikten sonra iyi maaşlı bir işe girerek, akşamları lokantalarda oturmak veya sözde 'okuma salonlarında' kağıt veya domino oynamak için yetiştirmedi. Bu hayatı yaşayanlar aydın değil,
Tanrım, beni dostlarımdan koru, düşmanlarımla kendim baş ederim.
Bilge martin luther king şöyle demişti: "O eski 'göze göz dişe diş' yasası herkesi gözsüz ve dişsiz bırakıyor. Gururunuzu aşıp zeytin dalı uzatan siz olun.
Sayfa 249Kitabı okudu
"Bir şey için dik duramazsanız, her şey için yere düşüresiniz."
Sayfa 204Kitabı okudu
-Nasıl oluyor da annemle babam hala bamtellerime dokunabiliyorlar? -Çok basit. Onları kendileri monte ettiler.
Reklam
"Içi ne kadar doldurulursa doldurulsun, yine de hafiftir hayat. Çünkü altı deliktir. Delikse ölümdür! Bütün kazançlar bu delikten kayıp gider."
Sayfa 493Kitabı okudu
Çıkıp deselerdi bana, "Evladım, istediğin kadar anormal bir hayat yaşayabilirsin. Biz hiç üzülmeyiz." O zaman hiç bir yere gitmezdim.
Sayfa 473Kitabı okudu
Başarıyı amaçlamayın. Bunu ne kadar amaç haline getirip bir hedefe dönüştürürseniz, kaçırma olasılığınız da o kadar artar. Çünkü mutluluk gibi başarının da peşinden koşamazsınız; kendisi ortaya çıkmalı, kendisi oluşmalı ve sadece kişinin, kendinden daha büyük bir davaya kişisel adanışının amaçlanmayan bir yan etkisi olarak ya da kişinin kendini başka bir insana bırakışınım bir yan ürünü olarak oluşmalıdır. Mutluluğun kendiliğinden olması gerekir, aynı şey başarı için de geçerlidir: Ona aldırış etmeyerek, kendi kendine olmasına izin vermeniz gerekir. Bilincinizi dinlemenizi ve bilginiz dahilinde bilincinizin sizden yapmasını istediği şeyi yerine getirmek için elinizden geleni yapmanızı istiyorum. O zaman, uzun vadede -uzun vadede diyorum!- başarı sizin peşinizden gelecektir, çünkü başaıyı düşünmeyi unutmuşsunuzdur.
Yaşamın anlamı hakkında sorular sormayı bırakmamız, bunun yerine kendimizi yaşam tarafından her gün, her saat sorgulanan birileri olarak düşünmemiz gerekirdi.