acı geçiyor
acı elbette geçiyor
acı çekmiş olmak geçmiyor.
Klonlanması gereken insan değil, evrendir. Ancak o zaman, her şey yeniden ve eksiksiz yaratılabilir. Çünkü insan bir sonuç, evrense bir nedendir. Yanlış bir sonucu tekrar yaratmanın hiçbir geçerli nedeni olamaz. Yeniden yaratılacak olan evrenden doğru sonucu elde etmek, tek amaç olmalıdır. Klonlamanın, tedavi amaçlı kullanımı insana asla yeterli gelmeyecektir. Klonlamanın kendisi, bütün ilaçların aşırı dozlarından daha aşırıdır. Tek etkisi yan olandır.
İnsanlık, çizginin diğer tarafındaydı. Ancak iyilik ve kötülüğü ayıran sınıra o kadar yakındı ki, iyiliğin ne olduğunu biliyor ancak hayata geçiremiyordu. Vicdan kelimesi ve duygusu, sınıra yakın olmaktan kaynaklanan bir sahtelikti. İnsan, iyiliğe yakın olan bir kötüydü. Bu gerçeğin insan tarafından öğrenilmesinin zamanı gelmişti. Erişemeyeceği bir huzuru sürekli arzulamaktan vazgeçmeli ve kendisiyle çelişmekten delirmeye son vermeliydi.
Gelişimini engelleyen yüksek amaçlara sahip olmayı bırakmalı ve iyiliğe ulaşmak yerine, içindeki kötülüğü dizginlemeyi öğrenmeliydi.
Okur Takip Önerileri
Ey insanoğlu, ne yapıyorsan onu doğrulamakla başlanmamalıdır işe. O kendiliğinden çıkıverecektir ortaya. O, alnında yazmalıdır, sesin hemen anlatıvermelidir, gözlerin gösterivermelidir onu; tutkularının bakışından tüm duygularını anlayıveren sevgili gibi.
Sayfa 125Kitabı okudu
Olaylara katlanmak herkes için bir zorunluluk olduğu halde, onlara isteyerek katlanma gücünün yalnız ussal varlığa tanınmış bulunduğunu da düşün.
Sayfa 116Kitabı okudu
Ey ruhum! İyi, yalın, tek, çıplak ve seni çevreleyen bedenden daha görünür olacak mısın bir gün? Seni sevmeye ve candan bağlanmaya yönelten yaşamı tadabilecek durumda olacak mısın bir gün? Kıvancını canlı ya da cansız şeylerde arama durumunda olmaksızın; onu daha uzun süre sürdürebilmek için bir ülkeden, elverişli bir havadan, insanlar arası uyuşumdan bir şeyler beklemeksizin hoşnut olabilecek misin bir gün?
Sayfa 108Kitabı okudu
Hangi yönetici ilkelere sahiptirler? Hangi amaca yönelmektedirler, hangi güdülerle sevmekte ve saygı göstermektedirler? Onların değersiz ruhlarını çıplaklığıyla görmeye alış. Kınayarak sana zarar verdiklerini ya da överek sana hizmet ettiklerini sanmaları, ne köksüz bir istektir!
Sayfa 104Kitabı okudu
Gülünçtür kişinin kendi yürek kötülüğünden hiç kurtulamaması, ki bu olanaklıdır; ama başkalarınınkinden kurtulmak istemesi, ki bu olanaksızdır.
Sayfa 80Kitabı okudu
Kendi özdoğanın usuna uygun yaşamaktan hiç kimse seni alıkoyamayacak; evrensel doğanın usuna ters düşebilecek hiçbir şey gelmeyecektir başına.
Sayfa 67Kitabı okudu
Felsefenin istemi doğana uyumundan başka bir şey değildir. Sense doğana uygun olmayan bir şey istemekteydin. Eğilimler ve doğamıza uygunluk. Bu iki şeyden gerçekte en çok yatışıklık vericisi hangisidir?
Sayfa 45Kitabı okudu
Ne çabuk yok olmakta her şey: Bedenlerin kendileri evrende, anıları zamanda. Tüm duyarlı nesnelerin, özellikle bizi zevk tuzağı ile kendine çeken, acı düşüncesiyle korkutan ya da bize gurur çığlıkları attıran şeylerin yazgısı da budur. Tüm bunlar, ne denli aşağılık, hor görülecek, iğrenç, kokuşmuş ve sönüktür; bilince varabilenin gözlerinde.
Sayfa 16Kitabı okudu
Bir başkasının ruhunda olup bitenler üstünde hiç düşünmemiş olmaktan ötürü, mutsuz bir insan görmek kolay değildir. Kendi öz ruhlarına ilişkin devinimlerin bilincine varamayanlara gelince, bir gerekliliktir onların mutsuz olması.
Sayfa 15Kitabı okudu