Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Sidar Sadık

Coetzee: Sesini yitirmişlerin bu dünyadaki yankısı olabilir mi edebiyat? İnsanlara bu sözcüklerle korkunç şeyler yapıldı; kandırıldılar, sözcüklerle tehdit edildiler, sözcüklerle ezildiler. Şimdi ben aynı sözcükleri kullanarak nasıl öykü anlatacağım? Hemen buraya, "özgürlük" ödülünü alırken sorduğu soruyu da eklemek gerekir: "Nasıl oluyor da benimki gibi apaçık özgür olmayan bir ülkeden gelen, böyle bir ülkede yaşayan biri özgürlük ödülüyle onurlandırılabilir?"
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
Orhan Kemal
Yoksulluğun bir utancı da beraberinde getirdiğinden söz ediyordur Benjamin: "Nasıl bir adam tek başınayken çok şey çekebilir ama bunu karısı gördüğünde ya da karısı aynı şeyi çektiğinde farklı bir utanç duyarsa, aynı şekilde yalnızken çok şeye, gizleyebildiği sürece de her şeye tahammül edebilir. Ama ailesi ve hemşerileri üzerine devasa bir gölge gibi düştüğünde kimse yoksullukla barışamaz." "Fakirlik ayıp değil" gibi iyiliksever teselli cümleleri, yoksulu yoksulluğun hayatında aslında bir şey değiştirmediğine inandırmaya çalıştığı, yoksulların maruz bırakıldığı utancı perdelediği, ortada bir sorun yokmuş, birileri yoksul insanı lekelemiyormuş gibi yaptığı için bir yalan çekirdeğine sahiptir. Türkçede bu lekeyi çok az yazar Orhan Kemal kadar iyi anlatır. ... Utandırmanın bir sınıfsal strateji olarak nasıl işlediğini Orhan Kemal kadar içeriden, onun kadar ısrarla anlatan çok az yazar vardır. ... [Orhan Kemal'in eserleriyle ilgili olarak] Çocuğu subay çıkan, çocuğu ırgat olana bakarak "yürek soğutur". Yoksullar, başkaları onlara bakıp yürek soğutmasın diye yoksulluklarını belli etmez.
Adorno'dan aktararak
Bu derslerden geriye, Adorno'nun elli yıl önce öğrencilerine sorduğu, bugün bizi de uğraştırmaya devam eden sorular kaldı: Bazen adaletsizliğin tam da kendini doğru, başkalarını yanlış gördüğümüz noktada ortaya çıkabileceğini fark etmemiş olabilir miyiz? Kendi sınırlarımız üzerinde düşünerek bizden farklı olanların hakkını vermeyi öğrenebilecek miyiz? Bir de yanlış hayat üzerine ahlak felsefesine yol açabilecek bazı saptamalar: Dünyayı değiştirmek için ona bulaşmamız gerekir, ona bulaşmaksa yanlışın bize de bulaşması demektir. Ne kadar radikal olursa olsun ahlaki eylem kendi imkânsızlığını gizliyorsa yalan içerir. Bütünün çıkarıyla bireyinki arasındaki uzlaşmazlığı görmezden gelen bir ahlak kaçınılmaz olarak barbarlığa varır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
O da gülümseyerek hiçbir şeyin ak ya da kara olmadığını anlatmıştı bana. Çoğu kez ak, gizlenmiş bir karaydı, kara da bazen üçkâğıda getirilmiş aktı.
Mutluluk
Kendilerine eroin iğnesi yapan bütün veletler mutluluk alışkanlığına tutulurlar, bunun da hiç acıması yoktur çünkü mutluluk özellikle yokluğuyla tanınan bir merettir.
Reklam
Ben yaşamak için yapılmamış olabilirim ama bedenim bunun için yapılmış.
Kimi duygular, en derinimizde, tıpkı kömür parçalarının elmasa, yakuta, değerli taşlara dönüşmesi, inci tanelerinin midyelerin karnında yüzlerce yılda oluşması gibi zamanla oluşur. Zamanla sever, zamanla sadakat gösterir, zamanla bağışlarsınız.
Sayfa 107Kitabı okudu
"Ayıp apaçık görünendir. Anahtar deliğinin ardından görünense masumiyettir."
Öğrenilecek en büyük şey, hiçbir şeye tutunmamaktır: aşkına, neşene, bedenine veya sağlığına. Her şeyden keyif al -sağlığından, bedeninden, aşkından, kadınından veya erkeğinden- ama tutunma. Ellerini açık tut, yumruk olma. Bir yumruk haline gelirsen rüzgarlara, yağmura, güneşe, aya ve varoluşun kendisine kapanırsın -bu, yaşamanın en çirkin yoludur. Bu, senin etrafında mezar yaratıyor. Öyle olduğunda varoluşun penceresizdir. Kendini boğuyorsun çünkü kendin için güvenlik ve koruma yarattığını sanıyorsun.
Acı ve ızdırabın içinden geçerken kendimizi hazırlayabiliriz - ve hatırla, eğer onlarla yüzleşirken bunu yapabilirsek o ölüm sırasında işe yarayacaktır. Bu nedenle, arayanlar, ızdırabı her zaman buyur ettiler. Bunun başka bir sebebi yok. (...) Yani ne zaman acı içinde olsan onu bir fırsat olarak al. Onun tamamen farkında ol, harika bir deneyim yaşayacaksın.
Reklam
Daha çok yaşa ve daha yoğun bir biçimde yaşa. Tehlikeli yaşa. Bu, senin hayatın. Onu sana öğretilmiş olan hiçbir aptalca şey için feda etme. Bu senin hayatın: Yaşa onu! Onu kelimeler, teoriler, ülkeler veya politikalar için feda etme. Onu hiç kimse için feda etme. Yaşa onu! Ölmenin cesurca olduğunu düşünme. Tek cesaret hayatı bütünüyle yaşamaktır; başka cesaret yok.
Tıpkı paranın parayı çekmesi gibi mutsuzluk daha çok mutsuzluğu çeker. Eğer mutsuzsan o zaman kilometrelerce öteden mutsuzluk sana doğru yolculuk yapacaktır - sen doğru araçsındır. Bu, çok görünmez bir olgudur tıpkı radyo dalgaları gibi. Onlar senin etrafında yolculuk yaparlar, sen onları duymazsın. Bir kez onları çekmek için doğru alete sahip olduğun zaman birdenbire elde edilebilir hale gelirler. Radyo orada olmadan önce bile onlar senin yanında yolculuk yapıyorlardı.
Eğer inanırsan inanmayacaksın da. Kimse inançsızlık olmadan inanamaz. (...) İnanç sadece şüphe denilen merkezin çevresidir çünkü inancı yarattığın yerde şüphe vardır. Şüphe acıtır, o bir yara gibidir, acı vericidir. Şüphe bir yara olduğu için acıtır, o sana içsel boşluğunu, içsel cehaletini hissettirir. (Peşinden aslında ne söylemek istediğine girerek devamla): Şüphenin kendisi yara değildir. O muazzam bir yardımdır çünkü o seni bir maceraperest, bir kâşif yapar. Hakikati ararken seni en uzak yıldıza götürecek, seni bir hac yolcusu yapacaktır. Şüpheye sahip olmak sağlıksız değildir. Şüphe güzeldir, şüphe masumdur, şüphe doğaldır. (...) Şüphe inanç için bir arayış değildir, şüphe, sadece el yordamı ile gizemi aramaktır; anlaşılmayanı anlamak, akıl almayanı algılamak için her çabayı göstermektir.
Hiç sevmediğimiz, kadınlar için hapishane olduğunu söylediğimiz cemaat kimlikleri gibi, bu modern kimlik de son derece katı bir kadınlık imgesi yarattı. Kemalist modern kadın imgesi.
Modern kadın ile geleneksel kadının ezilme temelinde ortaklaştığını söylemek, cinsiyet sorunlarının başka bir yerde ortaya çıktığını, başka bir yerden temellendiğini iddia etmek anlamına gelir. Peki nerede?
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.