Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Süha Murat Kahraman

Süha Murat Kahraman
@SuhaMurat
Zeynep Demir Kahraman
Zeynep Demir Kahraman
ile evli, bir oğlan babası , tabiatsever, hayvansever, İstanbulsever, köysever,seyahatsever, sanatsever, şiirsever, kalem ile yolculuk yapmayı seven, ümitvar bir ilim talebesi...
Lisans,Hacettepe İİBF,Maliye(mezun) - Anadolu Üni. Açıköğretim Fak. Sosyoloji Bölümü (devam)
İstanbul
Çanakkale
2105 okur puanı
Mayıs 2017 tarihinde katıldı
Malumatfuruşluk Ve Bilgi Edinme Süreci
Türkiye'de “çok şey bilmeye” yönelik dâima bir saygı ve hayranlık olmuştur. Ben bunun “sakat” bir bakış olduğunu düşünüyorum. Bilgi-insan ilişkisi sâdece bilgi biriktirmek ve bu birikimi arttırmak düzeyinde görülürse ortaya çok sıkıntılı durumlar çıkabiliyor. TV'lerdeki bilgi yarışmalarının da pekiştirdiği bir sakatlıktır bu. Neyin yarışı yapılıyor ki? Eş anlı olarak hem Pasifik Okyanusu'nun derinliğini santimetrik ayrıntısına kadar; hem de traş sabunun kim tarafından, hangi târihte icâd edildiğini bilen bir insanın takdir edilecek ve ödüllendirilecek ne özelliği olabilir? İlgili ilgisiz, abur cubur bilgileri hâfızasına yükleyen bir insan, olsa olsa zekâya karşı suç işlemiş bir aptal olabilir. Zâten bu insanları bekleyen en büyük tehlike erken bunamadır. Çok şey bilen insanlar bunu ne için yaparlar ki? Muhtemelen bu bilgi fazlasıyla etrafındakileri ezmek ve sindirmek için. Türkçemize Farsçadan geçen güzel bir terim vardır: Mâlûmatfuruşluk. Yâni bilgi satmak... Görgüsüzlüğün haddi hesâbı yok ki… Bâzıları bunu parasını sağa sola saçarak yapar; bâzıları ise bilgilerini… Aslında bu sûretle her mâlûmatfuruşluğun aslında bir nev'i hodfuruşluk; yâni kendini satmaya dönüştüğünü görmek lâzımdır. Bilgi ile bilgelik ilişkisi, bilgilenme sürecinin, insan tarâfından denetim altına alınmasını anlatır. Gâliba mahâret çok şey bilmekten ziyâde, bildiğini iyi bilmek; ne için bildiğini bilmek ve farklı bilgileri ilişkilendirebilmektir. Bence hayranlık verici olan da budur. SÜLEYMAN SEYFİ ÖĞÜN
Reklam
Bütün Güzelliklerin Dünyada Tüketilmesi...
İnkar edenler ateşe arz edilecekleri gün onlara: “Siz dünya hayatınızda bütün güzel şeylerinizi harcadınız,onların zevkini sürdünüz,artık bugün yeryüzünde haksız yere büyüklük taslamanız ve yoldan çıkmış olmanızdan dolayı aşağılayıcı bir azapla cezalandırılacaksınız.”(denir) Ahkâf Sûresi 20. Ayet
Hukuki Olan Ne Kadar Ahlaki?
Bir ilişkinin ve bir işlemin ahlâka uygun olup olmadığını, o ilişkinin ve o işlemin hukuka uygun olup olmaması belirlemez. Hukuk, nesnel ölçütleri itibariyle, son tahlilde, nesnel olarak ölçülebile­cek ve zaten nesnel olarak da ölçülen işlem ve ilişkilerin toplamıdır. Oysa ahlâkî işlem ve ilişkiler, hukukî olandan biraz daha fazla dikkat ve titizlik ister. Bu dikkat ve titizlik, bize, hukukî olanın aynı zamanda ahlâkî olmayabileceğini de bildirir. Zahiren her şey usu­lüne (yani hukuka) uygun seyretmiş ve öylece kurulmuş olabilir. Ama o işlemin ve o ilişkinin temelinde bulunan ahlakiliğin mevcudiyetini sa­dece işlemin ve ilişkinin hukukiliğine bakarak kestirmemiz mümkün ol­mayabilir…. ….Din bakımından da helalin ve haramın sınırları şeriatın öngördü­ğü ölçülere göre belirlenir. Faiz, dince haram kılınmışsa, faizli işlem­lerin ahlâk ve “hukuk” kurallarına uygun olarak ifa edilmesi, o işleme meşruiyet kazandırmaz. Bir hırsızlık işlemini, rüşveti, ihtilası, irtikâbı veya bir yolsuzluğu “alın teriyle” ika etmek, bu işlemleri ahlâkî ve meşru kılmaya yetmez... RASİM ÖZDENÖREN

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Tarık Tufan
“Sevinmek ya da yerinmek için gaybı bilmek gerek.Tevekkül iyidir.”
Kusursuzluk
“İnsanların kendilerine vermiş olduğu aşırı değer,çevrelerinin onlara vermiş olduğu kıymeti önemsizleştirerek onları gurura,kibire ve egoizme sevk ederken, tersi durum gösteriş,riya ve karaktersizliğe sebep olmaktadır.Kusursuzluğun yolu,insanın kendisiyle barışık olmasından yani kusurluluğunu kabul etmesinden geçiyor.”
Reklam
Mevlana'ya Göre Mal,Mülk,Servet
“Mevlana’ya göre dünya,mal,mülk servet su gibidir.Geminin denizde seyredebilmesi,yol alabilmesi için evet su muhakkak lazımdır.Ama geminin dışında olması lazım.Su geminin içine girdi mi,battı gitti demektir.” Osman Yüksel Serdengeçti
Hz.Ali
Kendisine,”Adalet mi daha üstün,cömertlik mi?” diye soruldu.Şu cevabı verdi:”Adalet her şeyi yerli yerine koymaktır.Cömertlik ise gereken yere sarfetmektir.Adalet genel ve yöneten bir duygudur.Cömertlik ise,özel ve zaman zaman başvurulan.Dolayısıyla adalet daha yüce ve daha üstündür.”
Geri1111
1.674 öğeden 1.666 ile 1.674 arasındakiler gösteriliyor.