Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Suna

Bir memleketi elde tutabilmek için ordu lazımdır; Orduyu elde tutabilmek için mülkü paylaşmak lazımdır; Paylaşacak mülke sahip olabilmek için zengin halk lazımdır; Halkı zenginleştirmek ise ancak kanunlarla mümkündür; Eğer bunlardan bir teki eksik olursa, dördü birden eksik olur; Dördünün birden eksik olduğu yerde, memleket elden gider.
Reklam
Aşk
Çünkü duyduğuma göre, aşk bazen uçar, bazen yürürmüş; kimininki koşar, kimininki ağır ağır ilerlermiş; bazılarını hafif ısıtır, bazılarını yakarmış; birini yaralar, ötekini öldürürmüş; bir anda tutku yarışını başlatır, aynı anda bitirirmiş; sabah kuşattığı kaleyi akşamına düşürürmüş; çünkü hiçbir kuvvet aşka direnemez. Böyle olduğuna göre, niye korkuyorsun?
Hep mi imkânsızı istiyoruz?
Ölümde hayatı arıyorum, Hastalıkta sağlığı, Hapiste özgürlüğü, Kapalı yerde çıkışı, Ve hainde sadakatı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sevgi, gelmiş geçmiş en güçlü iyileştiricidir. Bırakın vücudunuzun her yerini yıkasın.
Delilik... Doğru yolu seçtin Don Quijote
Kim verir bana bu ıstırabı? Aşk. Ya kim isyan eder şanıma? Talih. Ya kim izin verir bu acıma? Tanrı. Korkarım ki ben böyle öleceğim bu garip hastalıktan, çünkü aşk, talih ve Tanrı yüceliyor kederimle. Kim düzeltir talihimi? Ölüm. Ya kim erişebilir aşkın iyiliğine? Değişim. Ya kim tedavi eder hastalıklarını? Delilik. Kazanamaz bir başarı tutkuyu tedavi etmek isteyen, ölüm, değişim ve delilikse eğer tutkunun ilaçları.
Reklam
Sevgi, varolan en güçlü iyileştiricidir. Bu sevgiyi dışarı çıkartıp tüm dünyaya açabilir ve tanıştığınız herkesle sessizce paylaşabilirsiniz. Kendinizi sevin. Birbirinizi sevin. Gezegeni sevin ve hepimizin bir olduğunu bilin. Bu gerçekten de böyle.
Ah şu Türk'ler :)
"Ben ne kadar Türk'sem, siz de o kadar ders alırsınız," diye cevap verdi Sancho.
Yarını beklemek ve her serüvene bugünden atılmamak ise, bilgelerin işidir.
Kendi cehenneminizi yaratma sorumluluğunu da üstlenin!
Nikos Kazancakis "Fırçanız var, boyalarınız var, bir cennet resmi yapın ve girin içine," diyor. Siz bir cehennem resmi yapmak isterseniz, buyrun yapın, ama bunun için beni suçlamayın, ana-babalarınızı suçlamayın, toplumu suçlamayın ve Tanrı aşkına Tanrı'yı suçlamayın... Kendi cehenneminizi yaratma sorumluluğunu da üstlenin.
Reklam
Şeref ve meziyetler, ruhun süsüdürler, onlar olmazsa, beden güzel olsa bile, güzel görünmemesi gerekir.
Ey Aşk!
O zamanlar, ruhun aşkla ilgili kavramları, tıpkı algılandıkları şekilde, basitçe, safça ifade edilir, daha şatafatlı olsun diye yapmacıklı, dolambaçlı laflar aranmazdı.
Eskilerin altın çağ dedikleri çağ ne mutlu bir çağmış, ne mutlu yüzyıllarmış. İçinde bulunduğumuz demir çağda bu kadar değerli olan altın, o talihli çağda kolaylıkla bulunabildiği için değil; o çağda yaşayanlar senin ve benim kelimelerini bilmedikleri için.
Şövalyeler için aşk zamanı!
Artık zırhı temizlenmiş, miğferine siperlik takılmış, atına isim verilmiş, kendi ismi bulunmuş olduğuna göre, âşık olacağı bir kadın bulmaktan başka bir eksiği kalmamıştı; çünkü sevdasız bir gezgin şövalye, meyvesiz bir ağaç, ruhsuz bir beden gibiydi.
300 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.