Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Suna

512 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Tutku pek çok şeye kadirdir!
Altı günlükken İskoç kraliçesi, altı yaşındayken Fransa veliahtının nişanlısı ve onyedi yaşındayken Fransa kraliçesi olan Mary Stuart'ın yükselişi, tıpkı bir roketin yükselirken çizdiği çizgi gibi hızla gerçekleşti. Öyleki o daha iç dünyasını tanıyamadan, dış dünyasındaki gücü en yüksek basamağına ulaşmış oldu. Ama bunların hiçbirisine kendi iradesiyle, kendi gücüyle, kendi çabası ve emeği ile değil, sadece miras yoluyla, lütuf ve hediyelerle ulaşmıştı. Bunların hiçbiri kendi seçimi değildi.Ancak kendisini aşk ateşiyle yakana kadar. Kulakları hiç bir öğüdü duymuyor, hiçbir çağrı onu bu duygu sarhoşluğundan uyandıramıyordu. Böylece kendi sonunu hazırlayan, şiir gibi romantik, bir kraliçenin hayatını Zweig'ın psikolojik tahlilleriyle okumak paha biçilemezdi bana göre. Sonum başlangıcım olacak diyen kraliçe ölüm fermanının imzalanması ile gösterdiği asalet ile akıllarda kalmış yaptığı hatalar bile bu asaletin yanında lafı edilemez hale gelmiştir. Zweig' ın yazdığı bütün biyografileri okumadan içim rahat etmeyecek. :) Özellikle kadın biyografilerini daha başarılı buldum nedense. Maria Antoinette' de aldığım tat Maria Staurt ile devam etti. Herkese keyifli okumalar dilerim.
Mary Stuart
Mary StuartStefan Zweig · Can Yayınları · 2019745 okunma
Reklam
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Bu hayatta en önemli şeyin sağlık olduğuna yine yeniden karar verdim. Sadece beden sağlığı değil aynı zamanda ruh sağlığı da. Öncelikle kitap asla bir tıp kitabı gibi anlaşılmayacak terimlerle dolu değil.Hatta yazarın dili o kadar tatlı ki; arasıra kahkaha atarken buluyorsunuz kendinizi. O yüzden herkes rahatlıkla okuyabilir. Kitap en başta sindirim süreçlerine dair bilgiler veriyor sonra ise asıl önemli olan bağırsağımızda yer alan 30 trilyon bakterinin bizim için ne ifade ettiğini anlatıyor. Yediklerimiz o kadar önemli ki; karekterimizi ve kim olduğumuzu bile belirliyor. Aslında beyni bile bağırsağımızdaki bakterilerin yönettiğini söylüyor. Herkes okuyup yediklerinin önemine varsın diyorum...
Beyinde Ararken Bağırsakta Buldum
Beyinde Ararken Bağırsakta BuldumSerkan Karaismailoğlu · Elma Yayınevi · 20176,5bin okunma
447 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Şifa
Aidin Salih'le, bir arkadaşımın kendisine böbrek yetmezliğinden dolayı tedavi olmaya başlamasıyla tanıştım. Başta insana tuhaf geliyor ama açlık yaparak tedavi oldu ve böbrek yetmezliğinden kurtuldu. Water fast ( su orucu) olarak araştırabilirsiniz. ABD ve Almanya'da bunun için açılan klinikler mevcut. Modern tıp maalesef insanları ilaçların kölesi yaptı. O kadar muhteşem yaratılmış varlıklarız ki; kendi kendimizi sadece aç kalarak tamir bile edebiliyoruz. Herkesin okumasını ve gerçekten yöntemlerin işe yaradığını bilmesini isterim. Ben 11 defa 3 günlük su orucu yaptım. Defalarca 36 saat ve 48 saat yaptım. Sindirim vücudumuz için yorucu bir görevdir. 7-24 yemek yemek, sindirim süreleri farklı bütün yiyecekleri karıştırıp yemek çok zararlıdır. Vücudumuzun arınabilmesi için su orucu şarttır. Hala bunun aksini savunanlar bir gün görecekki bütün dünya artık bu uygulamaları takip ediyor. Ünlü şirketlerin ceoları bile haftada 2 günlerini aç geçiriyor. Bence denememiş kişilerin yorum yapmaya hakkı yok. Japon bilim adamı otofajiyi savunup ödül alıyor. Biz de ise neymiş kitap dini kullanmış diye yorum yapanlar var. İnanç her şeyin başıdır. Şifaya inanmadan iyileşme beklemek de olmaz. Rahmetli Aidin Salih gerçek bir tıp doktorudur. Modern tıp ve uygulamalarına karşı çıkmıştır kanımca çok da haklıdır.
Gerçek Tıp
Gerçek TıpAidin Salih · Sade Hayat Yayınları · 20151,979 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
548 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Sevdalım Hayat
Evet sürekli gözlerim doluyor okurken, karanlıktan güçlüydü hep aydınlık diyor ama aydınlık günlere ulaşması zor oldu Livaneli'nin. Hiç yılmadı hep zorun peşinden koştu. "Hayatımın hiç bir döneminde, kazanmış olduğum kalelerin güvenli duvarları arkasına saklanıp kendimi korumayı istemedim. Hep yeni risklere atıldım, iyi bir müzikçi olarak kabul edildiğim anda sinema yapmam, gazete yazılarına başlamam ve daha sonra da politikada kendimi kurdun ağzına atmam başka türlü açıklanamaz. Bütün bunlar bir tek istekten, yaşadığım tek bir ömür içinde her şeyi deneme hakkını kendimde görmemden kaynaklanıyordu" diyor ve hayatını çok güzel özetliyor. Böyle çok yönlü insanlara hep hayran olmuşumdur. Hayatın tek bir işle uğraşmak için fazla uzun, insanın ise tek bir işle ömrünü tüketmek için fazla karmaşık olduğuna ikna olmuş. (tıpkı Sinan Canan gibi) ve hayatını böyle yaşıyor. Günümüzde insanları tek bir işe sadece çalışmaya bilinçli olarak itiyorlar. Sadece işe gidip para kazanıp bu uğurda harcıyoruz sanki. Elde var sıfır gibi. Dikkatimi çeken başka bir konu da o dönemdeki dostluklar. İnsanlar bir araya geldiklerinde sanattan, müzikten, kitaptan konuşuyorlar. Kaçımız dost sohbetlerinde bunu yapabiliyoruz? Kitap beni çok etkiledi. Okumak isteyenlere tavsiye ediyorum. Kimseyi kalıplara sokmadan okuyun bu kitabı. Ömer Zülfü Livaneli de bu şekilde okumanızı ister bence.
Sevdalım Hayat
Sevdalım HayatZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 20124,363 okunma
228 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Öncelikle hayatımda bir daha bu kadar ilginç ve farklı bir kitap okuyacağımı düşünmüyorum. 1. kitap Mısırdaki sfenkler, piramitler, kutsal geometri, altın oran, yıldız tetrahedron gibi adını bile bilmediğim kavramlar üzerineydi. Okuması ve anlaması zor bir kitap ama sabrettim çünkü 2. kitaptaki meditasyon kısmıyla ilgileniyordum. 2.kitap su gibi aktı. Varoluşumuz, boyutlar arası geçiş, Mer-Ka-Ba meditasyonu, nefes teknikleri. Meleklerle iletişimde olduğunu iddia eden bir yazar Drunvalo. İnanıp inanmamak size kalmış. Kitabın sonunda dünyada psişik güçleri olan insanlardan ve DNA mızın nasıl ne sebeple mutasyona uğradığından, indigo çocuklardan bahsediyor. Ben herkese okumasını tavsiye ederim. Sizi çok farklı yerlere götürecek hayatı, varoluşu tekrar tekrar sorgulatacak bir kitap. Keyifli okumalar dilerim.
Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı - 2
Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı - 2Drunvalo Melchizedek · Ovvo Yayınları · 200490 okunma
Reklam
346 syf.
9/10 puan verdi
·
20 günde okudu
Keman öğretmenimin tavsiyesi üzerine okumaya başladığım ve çok beğendiğim bir kitap oldu. Özellikle enstürman çalmak isteyenlere motivasyon sağlayacak bir kitap. Tutkuyla yapılan işlerin insanı nasıl değiştirdiğini, hangi imkansızlıkları nasıl fırsata dönüştürebildiğini bu kitapla bir kez daha görme şansını yakalıyorsunuz. Sahi, yaşamda nelere tutkulu olduğumuzu şu anda gözden geçirmek nasıl olur? Tutku yoksa ciddi bir eksiklik var demektir aslında...
Değişen Beynim
Değişen BeynimSinan Canan · Tuti Kitap · 20151,722 okunma
255 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Aidin Salih'le, bir arkadaşımın kendisine böbrek yetmezliğinden dolayı tedavi olmaya başlamasıyla tanıştım. Başta insana tuhaf geliyor ama açlık yaparak tedavi oldu ve böbrek yetmezliğinden kurtuldu.Tanıştım diyorum ama yüz yüze görmek nasip omadı. 2014 yılında vefatından sonra beraber çalıştığı asistanıyla tanışma fırsatı buldum. Açlıklar üzerine araştırmalar yaptım. ABD ve Almanya'da ne kadar yaygın olduğunu gördüm. İnsanların gerçekten açlıkla şifa bulduğuna ben kalpten inandım, kendimde de denedim. Maksimum 72 saatlik açlık yapabildim ve bu süredeki açlığın bağışıklık sistemini yeniden kurduğunu öğrendim. Water fast ( su orucu) olarak bulabilirsiniz. ABD' de bunun için açılan klinikler mevcut. Modern tıp maalesef insanları ilaçların kölesi yaptı. O kadar muhteşem yaratılmış varlıklarız ki; kendi kendimizi sadece aç kalarak tamir bile edebiliyoruz. Bu kitap için ve Aidin Salih'in ilk kitabı Yitik Şifanın İzinde kitabı için aslında söyleyecek çok sözüm var. Herkesin okumasını ve gerçekten yöntemlerin işe yaradığını bilmesini isterim.
Son Söz
Son SözAidin Salih · Yitik Şifa Yayınları · 2018497 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kitabı açar açmaz başlangıcındaki iki alıntı çok etkiledi beni ve kitap bu iki cümle üzerine kuruluydu. İyilik edin. Şüphesiz Allah, iyilik edenleri sever. Diğer alıntı ise: İnsan için en zoru, her gün insan olmaktır sözleri idi. Kitap bana Zülfü Livaneli'nin Huzursuzluk kitabını anımsattı. Farklı topraklar benzer acılar. Kısa sürede okunabilecek sade dili olan bir kitap olmuş. Sona yaklaşırken konunun nereye bağlanacağını tahmin etmiştim ve yanılmadım. Genç bir yazarımız. Güzel kitaplarının devamının gelmesi dileğiyle.
Yola Düşen Gölgeler
Yola Düşen GölgelerMehmet Yılmaz · Roza Yayınevi · 2019167 okunma