Çoğu kişinin aksine benim dikkatimi çeken, bilimin yanlış ellerde olmasının yaratacağı yıkım olmadı. Benim dikkatimi çeken şuydu: saf oksijene maruz kalmayan bir halk var ortada. Bu halk tamamen uyuşuk, hiçbir karar alamayan, öfke kırgınlık gibi hiçbir insani duygu belirtisi göstermeyen bir halk. İlginç olan şu ki halk normalin bu olduğunu zannediyor. Jules Verne'de olması gereken buymuş gibi anlatıyor öyküyü. Ancak okuyucu olarak ben yer yer sinir oldum. Sabırsızca "nasıl ya burayı tamir etmeyecekler mi, nasıl ya karar vermediler mi?" diye diye kendimi paraladım. Yani normal bir halk değil bu halk. İnsan gibi değil ot gibi yaşıyorlar. Vee... Sonunda oksijene maruz kalıyorlar. Bu saf oksijen onların içinde yoğun duygular oluşturuyor. Öyle ki çıldırıp savaş çıkarmaya kadar varıyor bu yoğun duygu.
Bu değişimin sebebi olarak oksijenin seçilmesi tesadüfi bir seçim değil bence.*
Özetle aşırılığın kötülüğünü okudum ben bu kitapta. Yoğun duygularla hareket etmenin zararı ile bu hiçbir heyecan belirtisi taşımadan ot gibi yaşamanın zararı, iki ayrı uç noktada duruyordu.
Gerçekten insan olmak için biraz oksijene mi ihtiyacımız var?
Doktor Ox'un DeneyiJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 202119bin okunma
Metis yayınlarının küçük filozoflar serisinden bir kitap. Ancak gerçekten çocuklara hitap ediyor mu? Bence hayır! İçinde tecavüz ve bira kelimelerinin geçmesi, Jüpiter, Apollon gibi Yunan tanrıları üzerinden anlatılan metaforik hikaye ve bunlar üzerinden Leibniz'in mümkün dünyaların en iyisi argümanına gitmesi... Kitap bunu gerçekten bu yolu
Hepimiz stereotipleştirme ve ayrımcılığın kurbanları ya da potansiyel kurbanlarıyız ve bunun tek nedeni din, cinsiyet, milliyet, etnik köken, cinsel yönelim, dış görünüm ya da engelli olmak gibi tanımlanabilir bir grubun üyesi olmamız.
Kitabın alt sözcüklerini yakalayabilirseniz Amerika övgüsünün, davranışçılık ve yine Amerika merkezli aşırı bilimselcilik övgüsünün olduğunu görebilirsiniz. Bunlara rağmen derin bir tarih bilgisi içeriyor ve Psikoloji okumalarına başlayanlar için ilk okunması gereken kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum.