Hukukçu, kalıplara bağlı kalmaksızın, yarattığı hukuk nizamı içinde, kendi de yaşamalıdır. İnsanlardan kopmamalı, onlardan biri olmalı, yaylaların gelincikleri solmamalıdır.
Konfiçyus istediği kadar, yirmi beş seneden fazla tecrübe insana zarardan başka şey vermez, diye bağırıp dursun, alışkanlık ve tecrübe uzantısı, cahile neler yaptırmıyor ki...
Şu anda dahi, Türkiyenin, Mustafa Kemal'in hedef gösterdiği "muasır medeniyete" ulaşmasının tek yolu, kadınlarımıza yer vermek ve yollarını hudutsuz olarak açmaktır.
Kurtlarla insanlar da zaman zaman birbirlerinin suçlarını üstlenirler, böyle durumlarda kurtlarla insanları birbirlerinden ayırmanın hiçbir faydası yoktur.
"Sırp politikacıları televizyonda gördüğümde midem bulanıyor. Bu vahşetin arkasında onlar var ama o sözde barış görüşmelerinde yabancı diplomatlarla görüşüp el sıkışacak kadar da yüzsüzler."