Araştırmaları ile tanıdığımız şehit gazeteci Uğur Mumcu bu sefer de anı türünde karşımıza çıkıyor.
Kitapta 12 Mart döneminden yazdığı bir yazı yüzünden tutuklanan Uğur Mumcu ve onun gibilerin başından geçen trajikomik olaylara rastlayacaksınız.
Uğur Mumcu o dönemde başından geçen olayları mizahi bir dille anlatmış.
İlk başta bir Aziz Nesin hikayesi okuyorum gibi hissettim ama tek fark bunlar tamamen gerçekti işin acı tarafı da bu değil miydi?
Neler yok ki bu kitapta. Bir türlü kendini tutuklatamayan bir Uğur Mumcu, Mahkumların hapishanede kahve pişirme çabaları, yanlış anlaşılmalar,Klasik müzik dinlediği için komünist olduğu düşünülen subaylar malesef ki gerçek olaylar.
Kitabın ismine gelirsek bir süre hapisten sonra Uğur Mumcu Ağrı Patnosa askerlik yapmak için gönderilir orada sakıncalı piyade olarak muamele görür.
Kitabın sonunda da her şeye rağmen Uğur Mumcu durumdan memnundur ve halkın çocuklarıyla beraber askerlik yapmaktan memnundur.
Türkiye tarihinin 12 Mart dönemini anlamak için biraz hafif ama etkili bir kaynak tavsiye ederim.
Ayrıca ciddi bir bilgi birikimi de istemediği için çok rahat okunabilir.