Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

şevval çavdar

72 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Babamın Yeri
Babamın YeriAnnie Ernaux
7.7/10 · 2.266 okunma
Reklam
Hastalığının başından bu yana ilk defa etrafındaki bir şeyle ilgileniyordu. Bu anı hatırladığımda, henüz hiçbir şeyin yitip gitmediği hissine kapılıyorum, fakat o kadar da hasta olmadığını göstermek için sarf ettiği bu sözler, dünyaya asılmak için gösterdiği bu gayret tam da uzaklaşmakta olduğunun işaretiydi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
1934 yılında Çanakkale'de yapılan bir tatbikatta bir uçak, deniz kuvvetlerine ait bir geminin hemen yanına düşer. Atatürk, gerektiğinde düşmana en büyük zararı verebilmek için uçakların düşman gemilerine zarar vermesini temin için pilotlara "kişiye özel" bir zarf gönderir. Zarfın içinde bir soru bulunmakta ve "Zorunlu bir durumda düşmana karşı intihar dalışı yapar mısınız?" denilmektedir. Pilotların cevapları alınır ve tasnif edilir. Bütün pilotlar tek kelimeden oluşan aynı cevabı vermiştir: "Evet." Pilotlar verdikleri cevapla vatanın bağımsızlığı için son çare olarak intihar pilotluğu yapacaklarını yazılı olarak Atatürk'e bildirirler. Atatürk, "Benim havacılarım hayatı pahasına da olsa vatanını böyle savunur." diyerek memnuniyetini belirtir.
Uçağa en fazla ihtiyaç duyulan kıymetli zamanlar yollarda harcanıyor, cepheye ulaştığı zaman ise kanadı, gövdesi veya motoru çoğunlukla taşıma esnasında hasarlandığından uçaktan uzun süre istifade edilemiyordu. Uçakların karadan taşınmasının bütün zorlukları ve mahzurları bilindiği halde yetkili makamlar, konuya bir türlü çare bulamıyor ve bu mahzurları ortadan kaldıracak köklü usul ve tedbirleri uygulamaya koyamıyorlardı. Bütün bu mahzurları çok yakından bilen 2. Ordu Komutanı Mustafa Kemal Paşa kendi ordusuna tahsis edilecek uçakların karadan değil havadan uçarak gönderilmesini istemiş ve Başkomutanlığa mesaj göndermiştir.
Reklam
Türk Hava Harp Sanayii Tarihi
Türk Hava Harp Sanayii TarihiOsman Yalçın
9.4/10 · 29 okunma
Çünkü madun [ast] mafevkine [üst'üne] itaat etmezse, mafevkler daima madunun gönlünü alarak iş gördürmeye, dolayısıyla, onun keyfine tabi olmaya mecbur idi.
İlk cuma günü, arkadaşlarımdan birinin ısrarı üzerine yaptığım bir çalgı, muallimler tarafından arkadaşlarımın elinde tutuldu. Beni çağırdılar. Bunu kımin yaptığını sordular: Ben yaptım, dedim. Bu sözüm serkeşlik addedildi. Bunun üzerine üç hafta daha izinsiz kaldım. Fakat bundan o kadar müteessir değildim. Çünkü hakikaten kabahatliydim. Yalnız, doğruluğun serkeşlikle tefsiri pek gücüme gidiyordu.
1986 yılından bu yana çıkarılan Naval Operations and Fleet Tactics (Deniz Harekâtı ve Donanma Taktikleri) isimli referans kitabın Temmuz 2018'de tamamlanan üçüncü baskısının 15. bölümü, Ege Muharebesi (The Battle of Aegean) adıyla yayımlandı. Bu bölümde ABD donanması ile Türk donanması savaştırılıyor. Birinci baskıda hayali Amerikan-Sovyet deniz savaşı suni bir harita ve senaryo üzerinden; ikinci baskıda (1999) suni bir coğrafyada kıyı sularında deniz harbi işlenirken, son baskıda gerçek haritalar ve gerçek olgular kullanılmış. USNI'nin yayımladığı referans bir kitapta, bir NATO üyesini açıkça düşman statüsünde görmesi ciddi bir sorundur.
... devletler duygularla değil yüksek jeopolitik ve ekonomik çıkarlara odaklanılarak yönetilir.
Reklam
Dumlupınar'da Başkomutanlık Meydan Muharebesi sonrası muzaffer Türk ordusu için Mustafa Kemal, “büyük vaveyla ile tarih sahnesine tekrar çıkan Türk ordusu" tanımını kullanmıştı. Artık dev uyanmıştı. 26 Ağustos sabahı, 05.30'da Kocatepe'den gürleyen Türk topçu ateşinden 5 gün sonra zafere eri- şen Mustafa Kemal, 1 Eylül 1922 günü Başkomutan olarak savaşı sonlandıracak şu emri verdi: "Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları, Afyonkarahisar Dumlupınar Büyük Meydan Muharebesi'nde zalim ve mağrur bir ordunun esas unsurlarını inanılamayacak kadar az bir zamanda imha ettiniz. Büyük ve necip milletimizin fedakârlıklarına layık olduğunuzu ispat ediyorsunuz; sahibiniz olan büyük Türk milleti geleceğinden emin olmaya haklıdır. Muharebe meydanlarındaki maharet ve fedakârlıklarınızı yakından müşahede ve takipediyorum. Milletimizin hakkınızdaki takdirlerine delâlet etmek vazifemi mütemadiyen ve birbiri ardına ifa ediyorum. Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!"
Sayfa 150Kitabı okudu
Tabii hayat durduğu yerde durmaz; yeni insanlar, yeni deneyimler çıkar karşına. Her yeni ilişki, bir öncekinin eksik kalan hesabıyla başlar. Eskiden yıkılan tüm hayallerinin ve olmayan isteklerinin tüm bakiyesi yeni ilişkilere aktarılır. Hayatına yeni giren insan, farkında olmadan öncekinin de borçlarını ödemeye çalışır. Çünkü sen bunu ondan beklersin.
223 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.