Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zenzero

"Tek yolu bu," diyoruz; tek merkezden çizilebilecek yarıçaplar kadar çok yolu var oysa.
Reklam
"Çünkü bir insan, bir şeyleri kendi haline bırakmaya gücünün ve zamanının yettiği oranda zengindir."
"Çevresindeki onca insana rağmen yalnızdı gene de. Şikâyetçi de değildi. Sustuğunu belli etmemek için olmadık şeyler anlatırdı. Sonra bütün biriktirdiklerini benimle konuşurdu. Ben özeldim, biliyorum. Durağan bir yerim vardı hayatında. Evren tüm o gürültüden, karmaşadan kaçıp bana gelirdi. Bazen anlatırken omzumda o kadar ağlardı ki fanilama kadar ıslanırdım."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"O gün sendeki 'sen'i ben de gördüm," diyor, "çünkü onun varlığını duyumsayan bende de bir 'ben' var."
"Belki de çok uzun süre boşlukta yaşamıştı ve kendini yeniden bulmak istediğinde tutunacak hiçbir şey kalmamıştı geriye."
Reklam
"İlerlemeni, gelişmeni ölçmenin bir yolu yok. O yüzden daha iyi olup olmadığımı bilemeden, daha güçlü olup olamadığımı bilemeden öylece devam ettim, bir süre sonra da amacı düşünmeyi bırakıp gösterdiğim çabaya yoğunlaştım."
"Yaşamın bana çok fazla rahatsızlık vermemesini istemiş ve başarmıştım ve her şey nasıl da acınası olmuştu."
"Kurtuluş hiçbir zaman tam değildi. Nereye kadar kaçsam gene dönüp dolaşıp koşmaya başladığım yere geldiğimi, belirli olay ve yaşantılardan sonra kavrıyordum."
"Yaşamları çok uzun bir alışkanlık, huzur dolu denebilecek bir can sıkıntısı gibiydi; hiçbir şeyi olmayan bir yaşamdı."
"Bağımsız, neredeyse masum kalmak istiyorlardı ama yıllar yine de akıp gidiyor ve onlara hiçbir kazanç sağlamıyordu. Başkaları zincirlerle dolu da olsalar ilerliyorlardı, oysa onlar hiç ilerlemiyorlardı."
Reklam
"... gençler, hep gençler, üniversite öğrencileri; hepsinin de alnında bir yıldız vardı, her varlığın ömrünün başlangıcında içinde taşıdığı deha tohumunun simgesi; hepsinin de bakışları güç saçıyordu, şefim bana ahmak demeden önce benden de fışkırırdı o güç."
"Ancak tam anlamıyla ezilip mahvolduk mu en iyi yanımızı, yaradılışımızı çıkartırız ortaya."
"Birkaç kez bu sesleri kaydetmenin, konuşmaları not etmenin işine yarayabileceğini düşünmüştü; bir araba dolusu sözcüğün yerden pencereye, pencereden kulağa, oradan da ele ve kitaba yapacağı seyahati düşünüyordu."
"Vedalarda başarısız olan, kavuşmalardan pek büyük bir şey bekleyemez."
"Yüksek sesle ifade edemesem de, birkaç saniyeliğine bile olsa bir araya gelen her insan grubunu, aralarındaki en rezil ve en aşağılık bireyi bağnazca taklit etmeye sessiz bir tehditle zorlayan devletten nefret ederdim."
Belki de yaşadığımız şehri, tıpkı ailemiz gibi, başka çaremiz olmadığı için severiz! Ama onun neresini, neden seveceğimizi icat etmemiz gerekir.