Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Zimandirêj

Zimandirêj
@Zimandirej
49 okur puanı
Eylül 2018 tarihinde katıldı
Hele de köyün ortasındaki derenin etrafında bahçesi olanlar... Bırakın kargayı, sivrisineklerle kavgaya tutuşuyorlar, en nihayetinde, "İnsanın kıldan bir siki olacak da bunları teeek tek sikecek ulan," diye sineklerin tepesine şaplatıyordu.
Reklam
Her şey bir yana bizi en çok zorlayan şey "kir" sözcüğüydü. İki dildeki anlamı o kadar farklıydı ki okul denen şeye bakış açımız değişmişti. İşin kötüsü hepimiz yoksul, bazılarımız kirliydik. Ve öğretmen bunu sürekli yüzümüze vururdu: "Kudret ellerin niye bu kadar 'kir'li, yıkamadan mı geldin?" Cümlede "kîr" geçince büsbütün kafamız karışırdı. Bütün sınıf bana döner, ellerimdeki "kîr"i görmeye çalışırdı. Ben de sanki gerçekten elimde "kîr" varmış gibi utanarak masanın altına saklardım. Evet ayakta işerken şeyimi elimle tutuyordum ama öğretmen bunu nasıl anlayabiliyordu bir türlü akıl sır erdiremiyordum. Öyle ki çoğu zaman hiç dokunmadan ayakta işemeye çalışıyor, pantoluma damlatıyordum. Sınıfta adım "kîr"li Kudret'e çıkmıştı. Ne yaparsam yapayım "kîr"den asla kurtulamıyordum. Ya önlüğüm "kîr"liydi ya yüzüm, ya ayaklarım veya saçım. Öğretmene kalsa ben komple "kîr"den ibarettim. Bunu böyle her seferinde uluorta söylemesi de ayrı bir garabetti. Demek ki okul biraz ahlaksızca bir yerdi. "Kudret! Kalk bakalım doğruca lavaboya, o 'kîr'i çıkaramadan gelme!" Hey Allahım, ne ıstıraptı benim için.