Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

E K

E K
@__lavanta__
13 okur puanı
Eylül 2019 tarihinde katıldı
"Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar."
Reklam
"İnsan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor."
"Hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık, adeta bütün insanlara dağılmıştı. Çünkü o, benim için bütün insanlığın timsaliydi."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Korku cezadan çok daha beterdir, çünkü ceza bellidir, ağır da olsa, hafif de, hiçbir zaman belirsizliğin dehşeti kadar, o sonsuz gerilimin ürkünçlüğü kadar kötü değildir."
"Kişinin kendini tanımaya başlaması aslında kendini savunmaya başlamasıdır ve bu, çoğu zaman beyhude bir savunmadır."
Reklam
"Ölümün yaklaştığını hissettikçe, ölümün gölgesi yolunuzun üzerine simsiyah düştükçe, olaylar gözünüze eskisi gibi batmıyor, derin duygularınıza artık aynı şekilde seslenmiyor, tehlikeli gücünden çok şey kaybediyor."
"Yaşlanmak, geçmişten artık korku duymuyor olmaktan başka bir şey değil zaten."
"Her zaman kibirle ruh, mantık, duygu dediğimiz, acı dediğimiz şeylerin aslında ne kadar zayıf, zavallı, sıkıntı veren şeyler olduğunu yine korku içinde duyumsuyorum, çünkü bütün bunların hepsi, aşırı olsa bile acı çeken, eziyet çeken bedeni bütünüyle yok edemiyor; böyle zamanlarda ölmemek veya yıldırım düşen bir ağaç gibi yere yığılmamak için, insan güm güm çarpan kalbiyle o anlara tahammül gösteriyor."
"İnsanların çoğu sınırlı bir hayal gücüne sahiptir. Duyumlarını uyaracak ölçüde yakınlarında gerçekleşmeyen bir olaya ilgi göstermek pek içlerinden gelmez; ama aynı şey gözlerinin önünde, doğrudan duygularına dokunma mesafesinde gerçekleşirse, bu olay önemsiz bile olsa, hemen aşırı bir duyarlılık gösterirler. Böylelikle normalde nadiren görülen tepkilerini ölçüsüz ve abartılı denebilecek bir sertlikle telafi etmiş olurlar."
"Gönlün arzuladığı şey hatıralar değil. İsterse Kheled-zâram kadar berrak olsun, hatıra gene de bir aynadır ancak. Ya da böyle diyor Cüce Gimli'nin gönlü. Elfler bunu başka türlü görebilirler. Hatıraların onlar için bir rüyadan çok, uyanıklık gibi olduğunu işitmiştim. Cüceler için öyle değildir." ~Gimli
Reklam
"Elrond yolda ne ile karşılaşacağınızı önceden bilemezsiniz dediğinde ne kadar haklıymış. Benim için tehlike dediğin karanlıkta çekilen eziyetti, bu da beni yolumdan alıkoymuyordu. Fakat aydınlık ile mutluluğun tehlikesini bilseydim gelmezdim. Şimdi bu ayrılıkla en büyük yaramı aldım ben." ~Gimli
"Belki de her birinizin gideceği yol şimdiden ayaklarınızın önüne serilmiştir de siz göremiyorsunuzdur." ~Galadriel
"Yalan Söylemek Hakkında Bildiğim Şeyler: ... Bazen dikkatli olmazsanız kendi yalanlarınıza inanmaya başlarsınız. Bazen yalan söylediğiniz için kendinizi suçlu hissedersiniz. Bazen suçlu hissetmezsiniz. ..."
"Yol karardığında yolunu ayırana dost denmez," dedi Gimli. "Belki," dedi Elrond, "lâkin gecenin çöktüğünü görmemiş olan, karanlıkta yürümeye aht etmemeli." "Yine de, ağızdan çıkmış yemin titreyen yüreğe güç verebilir," dedi Gimli. "Ya da çökertebilir o yüreği," dedi Elrond.
"Yaşayanların birçoğu ölümü hakediyor. Ve ölenlerin bir kısmı da yaşamayı hak ediyor. Yaşamı onlara verebilir misin? O halde öyle hak, hukuk adına ölüm buyurmakta çok acele etme. Çünkü en bilge olanlar bile her şeyin sonunu göremez."
"Gök ağlıyordu. Müslüman'ın Müslüman'la ittifak edememesine ağlıyordu."
Reklam
"Dünyada açık yüreklilikten zor ve övmeden kolay bir şey yoktur. Açık yüreklilikte yüzde bir değerinde bile olsa, bir nota falsolu oldu mu, uyumsuzluk hemen farkedilir; övmede ise baştan sona bütün notalar falsolu bile olsa, yine de kulağa hoş gelir, zevkle dinlenir. Övgü ne kadar kaba olursa olsun, yine de en azından yarısı, övülene gerçek gibi gelir ve bu toplumun her katmanında böyledir."
"Belki de onun bu davranışında en büyük etken, günlük yaşayışımızda her birimiz için zorunlu sayılabilecek birtakım toplumsal törenlerde, pek çok yoksulu ellerindeki son meteliğe varıncaya kadar bütün biriktidiklerini sırf "başkalarından daha kötü durumda olmadıklarını" kanıtlamak; "başkalarınca ayıplanmamak" için harcamaya zorlanan yoksulluk gururuydu."
"İnsan ne kadar kurnazsa, basit şeylerden tuzağa düşürüleceğinden o kadar az kuşku duyar. Çok çok kurnaz bir insanı özellikle de en basit şeylerden tuzağa düşürmek gerekir."
"Topluluk içinde nazik görünen, özellikle de nazik olma iddiasında olan insanlar; bulundukları topluluk içinde kendilerine uygun olmayan en ufak bir aykırı durum karşısında ellerindeki bütün olanakları kaybederler ve bulundukları yeri şenlendiren bir insan olmaktan çıkıp, boş bir un çuvalına dönerler."
"Ne çok şey önemini yitirmişti birdenbire ve ne çok yeni ve önemli şey ortaya çıkmıştı!.."
"Burada insanın en ağrına giden ne biliyor musun? Onların yalan söylemeleri değil; yalan her zaman bağışlanabilir; tatlı bir şeydir çünkü yalan, insanı önünde sonunda gerçeğe götürür. Burada insanın ağrına giden şey, onların yalan söylemeleri değil, söyledikleri yalana kendilerinin de inanmaları..."
Sayfa 165Kitabı okudu