Okuduğum ikinci Jack London kitabı.martin eden ‘la kalbimi çalmıştı zaten.yabani bir kurdun nasıl ehlileştirildiğinin hikayesi.iki kere evriliyor aslında beyaz diş.ilkinde sopayla,dayakla.ikincide sevgiyle.yazar yaşadığı dönemdeki imkanlar göz önünde bulunduğunda ancak yüzlerce gözlemden süzülerek elde edilebilecek bilgilere nasıl ulaştı acaba.ben hemen hemen bütün romanlardaki kahramanlarla empati kurarım.ama ilk defa bir hayvanla empati kurdum.onun gözünden insanın,diğer canlıların,doğanın nasıl göründüğünü düşündüm.sevgi ve şiddetinin sadakatin bağlayıcılığındaki yerini gördüm.yine çok şey kattım kendime.iyi ki bu dünyadan geçtin jack london.
Beyaz DişJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202076,5bin okunma
Bu zamana kadar okuduğum en vasat Gerritsen romanı.evet çok hızlı akıcı sürükleyici ama aynı zamanda da basit.bundan önce Ateşle oynayan Kız’ ı okuduğum için böyle hissetmiş olabilirim.tess gerritsen bence rizzoli&isles serilerinden yürümeli onların kurguları çok daha başarılı.tekleme kitaplarında vıcık vıcık sahte aniden gelişen aşklar samimi değil.çok sevdiğim bir yazar için bir gün böyle bir yorum yapacağım aklıma gelmezdi.ama taze okurlar için iyi bir başlangıç olabilir.
Psikoanalistimiz birinci bölümde savunma oyuncusu ikinci bölümde hücuma geçiyor.avken nasıl avcı olduğunu okumak orta şekerli bir keyif verdi.ama başkahramanın iç dünyasına çok fazla girilmişti yani bu kadarına gerek varmıydı bilmiyorum ben sıkıldım ve diğer yorumlardaki gibi bütün sayfaları heyecanla çevirmedim açıkcası.ilgi alanı yada mesleği bu olan kişiler büyük zevkle okur.benim için orta segmentte.
