Kaygı, bir tehlike durumuyla ilişkilenmiş
bir çaresizlik beklentisidir; ama özne bilinen gerçek tehlikeye bilinmeyen içgüdüsel bir tehlike iliştirir.
Gerçek tehlikede özneyi tehdit eden dışsal bir nesneyken, nevrotik tehlikede içgüdüsel bir taleptir.
Ne var ki Freud'un da işaret ettiği gibi, içgüdüsel talep gerçek bir şey olduğu ölçüde, öznenin nevrotik kaygısının da gerçekçi bir temeli olduğu söylenebilir.”
-Renata Salecl, Kaygı Üzerine, Metis Yayınları, syf: 117