İçim sıkılıyor. Kişisel bunalımlarımız yetmezmiş gibi, mutluluk verici bir sabaha uyanamıyoruz hiç. Tüyler ürpertici haberler okuyoruz. Yoruldum artık. Bunca değersizlik bana ne için uğraştığımızı sorgulatıyor. Gitmenin kollarına teslim ediliyoruz. Nereye. Kime.
Ağlarken yutkunmayı beceremediğim için boğuluyordum az önce. Böyle bir sebepten ölürsem Birhan Keskin'e selamlarımı iletin. İlk acıyla değilse bile sonuncusuyla öldü diyebilirsiniz. Hayatla aramı düzeltmiş olurum hem belki.
"Nihal. Gitmedim. Gidemedim. Artık yaşlandım mı, kafayı mı oynattım yoksa başka bir adam mı oldum... Nasıl istersen öyle düşün. Bilemiyorum. Ama birkaç gündür içime yerleşen yeni adam gitmeme izin vermiyor. Ne olur sen de gitmemi isteme. Anladım ki artık beni İstanbul'a çağıran bir şey yok. Her yerde olduğu gibi, orda da her şey yabancı bana. Bilmeni isterim ki, senden başka yakınım yok. Seni her dakika, her saniye özlüyorum. Ama gururum el vermediği için hiçbir zaman söyleyemiyorum. Senden ayrılmanın benim için ne derece korkunç, hatta olanaksız olduğunu çok iyi biliyorum. Tıpkı artık beni sevmediğini bildiğim gibi. Biliyorum eski günlere dönemeyiz. Gerek de yok buna. Beni bir uşağın gibi, bir kölen gibi yanına al. Ve hayatımıza, senin istediğin gibi de olsa devam etmemize izin ver. Beni affet. "
"alıp götürüyorum, senden uzak kalsın diye
senden, ey boş umudun cilvesi
alıp götürüyorum onu, diri diri gömeyim diye
bundan sonra konuşmayı hatırlamasın diye"
Bu kitabı bilen, bulan birilerinin olması tüylerimi diken diken ediyor. Yıllardır yalnız yaşadığım mağarayı basmışlar gibi bi his. Bi de böyle bi baskısı varmış...
6 ayı geçti yeni yıla gireli, hatalar yine aynı hatalar. Şekil değiştiriyorlar sadece, bazen isim. Mutluluk hissi de giderek azalıyor. Orda bir yerde mutlu olmayı bilmekle övünmüşümdür muhakkak, seneye bu da kalmayacak gibi. Bekle beni 2024, gelebilir miyiz bilmiyorum ama bekle sen yine de.
"aşksızlığım küçültüyor beni
korkum ve çirkinliğim utandırıyor beni
gecikilmiş bir aşkı yaşamıya
cinayet tek kurtuluşsa bir yanlışlıktan
önce acıya direnmesini öğrenmeliyim"