Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mesnevi
“İnsan kendisini ucuza sattı. O, çok değerli atlas bir kumaşı gibi idi; tuttu, kendini bir hırkaya yamadı.”
“Mecâzî aşk”dediğimiz bu gibi sevgilerin, insanları aşkları uğrunda hayat fedâ etme derecesinde dehşetli bir diğergâmlığa sevk edebildiği düşünülürse, “ilâhî aşk” yolunda, binlerce kere can fedâ etmek bile az kalır. Seven, sevilen yolunda, sevdiği nisbette kendi benliğinden fedâkârlık etmeye ve bazen de tamamen vazgeçmeye meyil duyar.
Reklam
"İştiyak ve hasret derdinin şerhini söylemek için, ayrılıktan parça parça olmuş bir gönül isterim!.."
“…Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver (üzerimize sabır yağdır) ve müslüman olarak canımızı al!” (el-A’râf, 126)
Huzurun en büyük düşmanı “kıskanma” ve onun netîcesi olan “hased”dir.
Eskilerin bir tabiri vardır: “İnsanın asili mihnette, madenin asili ateşte belli olur.” derler.
Reklam
Münacat
Ey şiddet-i zuhurundan gizlenmiş ve ey azamet-i kibriyasından ihtifa etmiş olan Kadîr-i Zülcelal! Ey Kàdir-i Mutlak! Kur'an-ı Hakîminin dersiyle ve Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın talimiyle anladım: Nasılki gökler, yıldızlar, senin mevcudiyetine ve vahdetine şehadet ederler.. öyle de; cevv-i sema bulutlarıyla ve şimşekleri ve ra'dları ve rüzgârları ve yağmurlarıyla, senin vücub-u vücuduna ve vahdetine şehadet ederler. Evet camid, şuursuz bulut, âb-ı hayat olan yağmuru, muhtaç olan zîhayatların imdadına göndermesi, ancak senin rahmetin ve hikmetin iledir. Karışık tesadüf karışamaz. Hem elektriğin en büyüğü bulunan ve fevaid-i tenviriyesine işaret ederek ondan istifadeye teşvik eden şimşek ise, senin fezadaki kudretini güzelce tenvir eder. Hem yağmurun gelmesini müjdeleyen ve koca fezayı konuşturan ve tesbihatının gürültüsüyle gökleri çınlatan ra'dat dahi, lisan-ı kàl ile konuşarak seni takdis edip, rububiyetine şehadet eder. Hem zîhayatların yaşamasına en lüzumlu rızkı ve istifadece en kolayı ve nefesleri vermek, nüfusları rahatlandırmak gibi çok vazifeler ile tavzif edilen rüzgârlar dahi; cevvi âdeta bir hikmete binaen "levh-i mahv ve isbat" ve "yazar, ifade eder, sonra bozar tahtası" suretine çevirmekle, senin faaliyet-i kudretine işaret ve senin vücuduna şehadet ettiği gibi, senin merhametinle bulutlardan sağıp zîhayatlara gönderilen rahmet dahi; mevzun, muntazam katreleri kelimeleriyle, senin vüs'at-i rahmetine ve geniş şefkatine şehadet eder.
Sayfa 45
Şeriatte “Senin malın senin, benimki ise benim.” iken, Tarikatte “Senin malın senin, benimki de senin.” olur. Hakikatte ise “Ne seninki senin, ne de benimki benim, hepsi Allâh’ındır!”
AZİZ MAHMUD HÜDAYİ HAZRETLERİ
Uyanıgör gafletten Geç bu fânî lezzetten İç kevser-i vahdetten Tevhîde gel, tevhîde
“Arkadan çekiştirmeyi (yani gıybeti), yüze karşı eğlenmeyi âdet edinen herkesin vay hâline!” (el-Hümeze, 1)
Reklam
Bu âlemde Allâh’dan gayri sevgiye mazhar olacak bütün dostlar, mutlak bir sûrette fânîdir. Bu yüzden sevginin, aşkın, vefâ ve dostluğun asıl hedefi Cenâb-ı Hak olmalıdır.
Mesnevî: “Herkesin, her şeyin Kendisine muhtaç olduğu, lâkin kendisinin hiç bir şeye ihtiyacı bulunmayan Allâh’ın tertemiz Zât’ına yemin ederim ki, kötü yılan, kötü dosttan iyidir!”
Muhyiddin-i Arabi
“Benim rûhum Mûsâ; aklım ise Hârun’dur. Nefsim Firavun ve nefsimin hevâ ve hevesi, Firavun’un veziri olan Hâmân’dır.”
369 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.