Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
... Türkiye'de iktidar yarışması, kaybetmenin ve kazanmanın doğal olduğu bir rekabet anlayışı içinde değil, her ne pahasına olursa olsun kazanma güdüsüyle yapılıyor. Bu "mutlaka kazanma" güdüsü tarafları hırçınlaştırıyor; önceden belirlenmiş kural ve koşullar içinde eşitlikçi bir yarışma yerine, ortaya, koşullarını erki elinde bulunduran belirlediği haksız bir rekabet görünümü çıkıyor. Bu acımasız yarışma, erki elinde bulunduranın kaybetmemek için her yola başvurmasının, erki ele geçirmek isteyenin de kazanmak için her yönteme sarılmasının önünü açıyor. 27 Mayıs böyle bir ortamın sonucuydu...
Sayfa 160 - İletişim Yayınları, 2. Baskı, İstanbul, 2021Kitabı okudu
·
Puan vermedi
Ağlama Angelita,ya sana bu akşam bir ev alacağım ya da yasımı tutacaksın. 30 dile çevrilmiş , harika bir İspanyol edebiyatı sizi bekliyor !!!! Kurgusu güzel,olay örgüsü akan ve sizi yüreğinizden yakalayacak bir roman.Herkese hitap edeceğini düşündüğüm,duygusal , sürükleyici bir kitap . Kitabın ana karakteri Manuel BENİTEZ,namı-ı diğer “ El Cordobes” kendisi anlı şanlı bir matador!!! Tüm İspanyol tarihi boyunca kendisi kadar ünlü olmuş ,onun kadar izlenmiş ve zengin olmuş bir matador daha yoktur,televizyonunda da yardımıyla yakışıklı baş karakterimiz ülkenin çılgınlık seviyesinde takip edilen ünlü bir matador oyuncu oluyor.Ama bu dünyanın aslında gözlerden ırak başka tarafları da var pek çok kişinin görmek istemediği ;bu oyunlardan kimlerin para kazandığı ,oyuncuların yaşam şartlarının kötü ve acımasız koşulları ,yaralandıklarında hijyen olmayan tedavi koşulları altında sağlıksız yaşam standartları .Bir matadorun kıyafetinin onu giyen insandan daha değerli olmasının saçmalığı sizi sarsıyor. Ve tabii ki Boğalar ,acımasızca yıllarca katledilen Boğalar . Boğa güreşlerine ,İspanya ‘da Katalunya parlementosunda alınan karara göre 2012 yılında son verilmiştir. Tüm hikaye Benitez ailesi özelinde anlatılıyor ve arka fonda Franco dönemi ; 1939 ve 1975 yılları arasında ülkeyi baskıyla yönetmiş diktatörü .Birkaç tane toprak sahibinin elinde nerdeyse karın tokluğuna çalışan işçiler Franco dönemiyle başlayan bir iç savaş sonrasında 2. dünya savaşıyla beraber yokluk , kıtlık ve baskı dönemi ve bu yıllar boyunca matador olmak isteyen bir Manuel Benitez !! Keyifli okumalar dilerim...
Yasımı Tutacaksın
Yasımı TutacaksınLarry Collins · Alakarga Yayınları · 2017334 okunma
Reklam
Hayatın güzel tarafları da var.
Umutlarımı toprağa gömdüm. Öldü, nefessiz kaldı sandım. Bir kez dah umut edip acı çekmeyeceğim dedim ama olmadı. Gözyaşım can suyu, acım sevgisi, toprak yorganı olmuş. Yeniden yeşermiş toprağın altından can bulmuş. Can vermek için açmış, yeni bir umut olmak için. Ve öylede oldu. Ben ne kadar açmış olsada uzak durdum o umuttan acı çekmemek için. Ama umudum yeniden doğdu içime ve devam ettim. Devam ettim ve kazandım. O bana inat filizlendi, yeşerdi ve çiçek açtı. Toprak ölü yatağıdır, yalnızca sevdiklerimizi elimizden alır derler fakat kimse onun filizlendirdiği bitkilere, çiçeklere, ağaçlara bakmaz... onun sürekli can verdiğinin farkında olmaz. Gözyaşı acıdır derler fakat kimse rahatlattığına, mutluluk gözyaşlarınında var olduğuna ikna olmaz. Acı kötüdür, dayanılmaz, insanları duygusuz, acımasız, kötü yapar derler fakat kimse acıların bugüne güçlü, iyi, sarsılmaz, bilinçli insanları yetiştirdiğine bakmaz. Toprak yalnızca gömer, altında bir çok kayıp, acı, hayat var derler fakat kimse toptağın canlıların yorganı olduğunu, tüm bu evrenin toprak olduğunu, topraktan yaratıldığımızı, toprağın can verdiğini, filizlendirdiğini, yeşerttiğini... Hatırlamaz, hatırlamak istemez. Her şeyin olumsuz yanını görürüz, her şeye ön yargılı yaklaşırız. Kendi doğrularımız bize evrensel gelir ve onları uygularız. Birbirimizi kırarız. Tüm bu herşeyin yalnızca kötü, olumsuz yanları yok. Hayatın güzel, iyi, eğlenceli, helal taraflarını da görün. Bunlarla mutlu olun. Mutlu olmak için çabalayın. Bence bizler, en azından bunu hak ediyoruz.
416 syf.
9/10 puan verdi
Günümüzde yaşantımızın büyük bir bölümünü ele geçiren sosyal medyanın ne derece acımasız, sahtekar olduğunu ve yaşam kalitemizi çeşitli şekillerde etkilediğini zaten biliyorduk ama bunu böylesine bir oyunun içerisinde şahit olmak…? Sizi baya düşündüreceği kesin. . Konusundan uzun uzun bahsetmeyeceğim, daha çok neler hissettiğimden bahsetmek
Kazanırsak Kaybederi̇z : Çevrimiçi
Kazanırsak Kaybederi̇z : ÇevrimiçiZeynep Sey · Martı Yayınları · 20211,249 okunma
Bugüne kadar dışarıdan hayranlıkla seyredilen bir çok insanın psikoloğu oldum. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim; dışarıdan çok etkileyici, hatasız gibi görünen, inanılmaz şefkatli, yardımsever insanların ne kadar acımasız ve bencil olabildiklerine şahit oldum. Burada kastettiğim şey, olduğundan farklı  görünen yalancı insanlar değil. Gerçekten iyi olan insanların da derinlerinde kötü tarafları var. Hangi insanın çok yakınına yaklaşırsan, üstüne aşırı gidersen, her şeyini kurcalarsan emin ol hem davranış anlamında hem de bilgi anlamında hoşuna gitmeyecek şeylerle karşılaşacaksın.
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kusursuzlar-Kitap Yorumu
Kusursuzlar insanların neden sevmediğini anlamadığım ve sorunu kendimde bile aramaya başladığım bir roman oldu.Okurlarını çok sinirlendirse de benim sinirlenmeme sebep olmaktan ziyade üzülmeme sebep olarak beni çok düşünmeye iten bir roman oldu. Roman kısaca kadınların ezildiği ve erkeklerin, kadınların hayattaki rollerini belirlediği bir distopik
Kusursuzlar
KusursuzlarLouise O’Neill · Yabancı Yayınları · 2017552 okunma
Reklam
Sınıflar savaşı tarafları hayatın her alanında gerçekçi ve gerektiğinde acımasız, bağışlamasız olmak zorunda bırakır.
240 syf.
·
Puan vermedi
·
11 saatte okudu
Zümrüt Ayna kitabı aslında Celal Şengör'e tahsis edilen bir köşe'de yazılan yazıların biraraya gelmesinden oluşan bir kitap. Kitap, antik yunan döneminden günümüze kadarki süreç içerisinde yer alan içerisinde birçok olaydan, kişi veya kişilerden bahsediyor. Kitapta kronolojik bir sıra yok yani 5.sayfada Barış Manço ile ilgili bir yazı okurken 7.sayfada Mehmed Fuat Köprülü ile ilgili yazıları görebilirsiniz. Kitapların veya yazılan herhangi bir şeyin o eseri üretme yetisini gösteren kişi/lerin dünya görüşlerinden bağımsız olmadığına inanırım ve bu eserde de bahsetmiş olduğum yazarın dünya görüşlerini bu eserde görebilmekteyiz. Kitap içerisinde, bir taraftan Celal Şengör'ün bilime, eleştirel düşünmeye ve sorgulamaya verdiği önemi görürken diğer taraftan da başörtüsü meselesi, din konusundaki eleştirilerini görmekteyiz. Fikri olarak bana bazı yön gösteren tarafları olsa da yer yer eleştirdiğim taraflar da olmuştur. Daha önce de bahsettiğim eleştirel düşünme, sorgulama ve üniversitelerin yapısı gibi konularda bana bazı şeyler katsa da başörtüsü ve dine yaklaşımındaki acımasız eleştirisini ise yer yer eleştirdiğim zamanlar da olmuştur.
Zümrüt Ayna
Zümrüt AynaCelal Şengör · Ka Kitap · 2013298 okunma
164 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
SON KADIN “İnsanlar zengindi ama eksik olan bir şeyler hep vardı. Mutluluk… Gerçek dünyada aradığı mutluluğu bir türlü bulamayanlar mutluluğu sanal dünyalarda arar olmuştu. İnsanlar zengindi, her türlü imkâna sahipti fakat mutlulukları gerçek değil sanaldı.” “Dünyayı kasıp kavuran kaos, sıradan insanları bile acımasız teröristler haline
Son Kadın
Son KadınMorpheus · Paradigma Akademi Yayınları · 202018 okunma
Şunu net bir şekilde söyleyebilirim; dışardan çok etkileyici, hatasız gibi görünen, inanılmaz şefkatli, yardımsever insanların ne kadar acımasız ve bencil olabildiklerine şahit oldum. Burada bahsettiğim şey, olduğundan farklı görünen yalancı insanlar değil. Gerçekten iyi olan insanların da derinlerinde kötü tarafları var. Hangi insanın çok yakınına yaklaşırsan, üstüne aşırı gidersen, her şeyini kucaklarsan emin ol hem davranış anlamında hem de bilgi anlamında hoşuna gitmeyecek şeylerle karşılaşacaksın.
Sayfa 202Kitabı okudu
47 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.