Ankara:
1. Dâsitanî: Destanlardakine benzer, destanlara yakışır biçimde, destânî: Ankara bana dâima dâsitânî ve muhârip göründü (Ahmet H. Tanpınar)
2. Muhârip: Savaşmayı ve savaş tekniklerini iyi bilen, savaşmakta usta olan (kimse), savaşçı, cengâver: Ankara bana dâima dâsitânî ve muhârip göründü (Ahmet H. Tanpınar).
3. İstihkâm: Düşmana karşı savunmak için yapılan yer, savunma amacıyle arâzi üzerinde yapılan her türlü inşaat ve siper.
4. Savlet: Atılım, hamle.
5. Lejander: Efsanevi, epik.
6. Sefaret: Elçilik.
7. Safiyet: Saflık, katışıksızlık, arılık.
8. Hulâsa: Kısaca, sözün kısası, öz.
9. Fütuhat: Zaferler
10. Veli: Ermiş, evliya
11. Halef: Bir işten ayrılan birinin yerine geçen kimse.
12. Vakar: Ağırbaşlılık, olgunluk.
13. Hacalet: Utanç.
14. Muhasara: Kuşatma.
15. Ümera: Vali.
16. Haris: Açgözlü, hırslı.
17. Muganniye: (Kadın) Şarkıcı.
18. Terkip: Bileşim, tamlama.
19. Dümdar: Artçı.