Orta yaşlı kadın, evin içinde telaşlı bir haldeydi. Eşyaların yerini değiştiriyor, örtüleri düzeltiyor, arada bir mutfağa gidip pişmekte olan yemeğe bakıyor, tekrar salona dönüyordu. Sokaktan gelen her seste pencereye koşuyor, her duyduğu kapı zilinde de, başkasının zili olduğunu anlayıp üzülüyordu. Başka şehirde iş bulan oğlu, hem uzak yerde
Yolumu uzatıyorum Çoktandır bilmiyordum Anne ben neden nedensiz kaldım Bu beton binaların hegemonyasında Gösteriş abidesi insanlar arasında -Öyle çok gülüyorlar ki- Sevda da gidiş hazırlığında Kavuşmadan ayrılmak nedir Bilirmisiniz bayım Çok üşüyorum Çok yalnızım Bilmemeliydim Hiç yürümemeliydim Ölemiyorum da Tek ölüm istiyorum Hergün ölmekten Öldürülmekten,öldürmekten Usandım Çok üşüyorum Ah çok soğuk
Reklam
Bülent Parlak’ı tanıdığım şiiri. Allah rahmet eylesin.
seni kurşuna dizerler, bir çocuk cesedini sektirirler ayaklarında. hayat, zamansız bir ölümdür orta doğu'da göçten kalan açık bir yara ve soyguncular halay çekerken ganimetin başında doğmak, pişman olmanın yarısıdır orta doğu'da her şeyi anladım sanmanın dudaktan esirgediği o çelimsiz gülüş... anne! ne yaman yalnızız tek kişilik aşklar
Biliyor musun Şef? Hiç kimse sevmedi beni... Yarım aksak bir yaşantım oldu hep. Ne sakallarımı okşayan bir el, Ne de dudaklarımı uçuklatan bir sevda. Sonrasını sorarsan; hayallere döşenmiş bir bir mayınlar. Ah be Şef, İnsan sırtını duvara dayayıp konuşur mu hiç? Ben konuştum. Hem de bir anne, bir baba şefkatiyle, sırtımı sıvazlaya sıvazlaya.... Dedimya Şef, benimki yarım aksak bir hayat işte...!
Spoiler
Kitap Son söz 1945 Mart'ında Anne, Hollanda'ın kurtuluşundan iki ay önce, Bergen Helsen kampında öldü. Diyerek bitiyor. Anne son kez kendini eleştirmiş ve gitmiş. Düşünüyorum da hatıra defterine kocaman harflerle "KURTULDUK!" yazacaktı. Bunun için iki ay daha ihbar edilmeyip yaşaması yeterliydi. Okuduğum en zor kitap olabilir. Annen'in hayalleri öyle ben ki, yazmaya bu kadar tutkulu olması, başarma arzusu hepsiyle birlikte ben de bir parçamı Gizli Oda'da hapsettim. Şimdi de bir parçam onunla gömülüyor. Ah Anne, 13 yaşında girip 15 yaşında ölümle çıktın. Ama en büyük arzun gerçekleşti. Çok iyi bir yazar oldun, yazdıklarınla bir döneme ışık tuttun. Dünya hala çok kötü bir yer ama senin umudunu paylaşan binlerce insan var. Onlar ki iyi insan olmak için karanlıkta direniyorlar. Kitabı bitirdiğim günde manidar... Umudu parçalanarak yitip giden fidanlara bin selam. Ah anne, seni hiç unutmayacağım.
Bir ana ve bir çocuk. Kılıç sesleriyle kesilmiş bütün seslerin ardından Onların sesi, meydana gelmez mucize. Anne ve çocuk, birbirini kucaklamış, üst üste.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.