Geçiyor önümden, sirenler içinde, Ah eller üstünde, Çiçekler içinde. Tabutunda mor dağların büyüsü, Dudağında yarım bir sevdanın hüznü; Aslan gibi göğsü, türküler içinde. Rastlardım avluda, hep volta atarken, Cıgara içerken Yahut coplanırken. Sırtını duvara verip öyle tünerdi. Kimseyle konuşmaz, dal gibi titrerdi; Çocukça sevdiği çiçeğini sularken.
Yusuf Hayaloğlu
Yusuf Hayaloğlu
Bir ihtilal kadar yalnız, Ah... vefanız kadar yanlış, Mümkünse farzedin yaşamamıştır... Yusuf Hayaloğlu
Reklam
O Vahşi At
Bizi güllerin iklimi tüketti Toprağı yaran filize vurulduk O vahşi beyaz at alıp başını gitti Bir yaz yağmuru gibi unutulduk Sığ yanlarımız oldu arasıra El yordamıyla dalarken hayata Bir parça telaş bir parça ümittik
Beni Tutmayın (Yusuf Hayaloğlu)
Yağmurlu ve upuzun bir yolu düşe kalka yürümeye çalıştım. Ve inanılamayacak kadar duygusal bir geçmişimiz oldu seninle. Üstelik biz bunu bir ömür boyu sürüp gider sanmıştık. Beni tutma öyle sahnelere gelemem, beni tutma çok kötü yanılırsın. Yıllardır öyle biriktim, öyle gerildim ki,topyekün boşalır toz olur dağılırsın. Sen benim en ince dilimde
Kar yağmıştır sardunyanın üstüne Anılar toza toza bulanmıştır Kitaplar sobada yanmış Ah sazlar duvarda kalmış Güzelim şarkılar yağmalanmıştır Yusuf Hayaloğlu
Bir gün bu mahzun sevdadan geriye Kalırsa sadece o hüzün kalır Sen de anladın ki yapayalnızız Buluşmamız yasak Görüşmemiz uzak Devrilmiş kadehler gibi dönüyor başımız Neylersin Ah güzelim İncinmiş bir sesi vardır yağmurun Yanaklarına vurduğunda hissedersin Ve bir veda sözcüğü saçlarına Titreyen bir öpücükle dokunduğunda Bu anı dondurmaya yetmez nefesin Bir film sahnesi gibi akar gider ayrılık Neylersin Yusuf Hayaloğlu
Reklam
92 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.