KİM TERS YÖNDE, MEALCİLER Mİ, ULEMA MI?.. İhsan Şenocak'ın Kaleminden...
- İslam nazarında hocanın hatırı büyüktür. Bu yüzden “Âdab-ı İslamiyye” kitaplarında hoca-öğrenci münasebetinin nasıl olması gerektiği ile alakalı pek çok tespit ve rivayet vardır. Talebenin Mişkâtu’n-Nübüvve ile irtibatı hoca vasıtasıyla olur. Hoca, varlık sebebidir. Bu yüzden Nevevî ulemayı ebeveyn makamında kabul eder (Nevevî, Tehzîbu’l-Esma,
" Sevdiğin her şeyi er ya da geç kaybedeceksin ama sonunda sevgi başka bir surette geri dönecek. "
Sayfa 168 - ElmaKitabı okudu
Ahmet Telli
"Burada yağmur yağıyor
Aralıksız yağıyor günlerdir
Ama sen yine de şemsiyeni
Almadan gel ilk otobüsle
Buğulanan camlara usulca
Yüzünü çiziyorum ki yüzün
Bir yağmur damlası olup
Müdür odadan çıkmak isteyen çocuklara birer tane
daha çikolata verdi. Elindeki çikolatalarla müdürün oda-
sından çıkıp sınıfa doğru gittiler. Öğretmen sınıfta derse
başlamış. Ada kapıyı vurur. İçeriden gel sesi duyulunca
üçü birden sınıfa girdiler. Sınıfta bir anda kahkaha sesleri
duyulmaya başladı. Gelen kahkaha seslerinden sonra
Ada, Ezo ve Alp biraz bozulmuş bir şekilde oldukları
yerde kaldılar.
Cemile öğretmen ‘Lütfen çocuklar.’ Diyerek otur-
duğu sandalyeden ayağa kalkıp sınıfa bakar. Sınıf anında
sessizliğine geri döner.
Sayfa 19Kitabı okudu
Tevfizname
Geh Muti vü geh Mani
Geh Darr ü gehi Nafi
Geh Hafıd u gehi Rafi
Mevla görelim neyler
Neylerse güzel eyler
Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri
Sayfa 242 - Muti: veren, Mani: engel olan, Darr: zarar veren, Nafi: faydalı olan, Hafıd: alçaltan, Rafi: yükselten
