Sonra bir Ahmet Kaya şarkısı çalacak,başıboş gezdiğin bir sokağın kırık penceresinden. Dışarda kar yağacak,senin içine yağmur. Anlatamadığın her şeyin esiri olacaksın. Ve gelecek nakarat.çivi gibi çakılıp kalacaksın olduğun yerde. "Söyle şimdi ben neredeyim sen nerede?" Derken anlayacaksın yüreğime basa basa geçtiğini.
Reklam
.... "Sen benim memleketime getirdiğim, ailemle tanıştıracağım ilk kızsın. Diyarbakır güzel görsün," dedikten sonra, "Hadi," dedi, "Nenem meraktan çatlıyor." Arabaya tekrar bindik, Şahinim o kadife sesiyle, yüzünde gülümsemesiyle bir türkü tutturdu. Ey fırtınalı bayır, ey mazlum Diyarbakır Dağlarında kızıl ateş, alnımda kızıl bakır, Çiğdemler solar gibi, anneler yanar gibi Dizlerine döküldüm, ağlama Diyarbakır. Söz:Yusuf Hayaloğlu Müzik : Ahmet Kaya
Sayfa 39 - Müptela YayınlarıKitabı okuyor
TUZLA BURNU'NA, YELKEN KAYA'YA
Canım bu havada ne varmış, çok güzel gelin havası. Gerçi ortada gelin yoksa da havası olsun.
Bağışlama da görelim… :)
Beni bağışla. Eğer bağışlamazsan, bir uçurumun kıyısında gezinen bu zavallının ayağının altındaki son kaya parçası da kopacak. Eğer bağışlamazsan, iyilik adına, güzellik adına, saflık adına ne varsa hepsi yitecek, cinlerin karanlık dünyasına hapsolacak. Eğer bağışlamazsan…
Nazım Hikmet okuyun, Ahmet Kaya dinleyin, Gidenin geri gelmeyeceğini ve gelse de hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını anlayın...
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.