Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Akın Kurudağ

Kötülük nedir?
Kötülükle mücadele! Peki nedir kötülük? Herkes bunu kendince anlayabilir. Biz bilimadamları için kötülük cehalettir ama kilisede cehaletin mübarek olduğu, bütün kötülüğün ise bilgiden geldiği öğretiliyor. Bir köylü için kötülük vergiler ve kuraklıktır, bir ekmek tüccarı için ise kıtlık iyidir. Köleler için kötülük sarhoş ve zalim bir efendidir, bir zanaatkar için ise açgözlü bir tefecidir. Peki mücadele etmemiz gereken kötülük nedir, Don Rubata? ‘’ Kötülük tükenmez. Hiç kimse, onu yeryüzünde azaltamaz. Kendi kaderini birazcık düzeltebilir ama daima başkalarının kaderlerini kötüleştirme pahasına.
Sayfa 199 - İthaki yayıneviKitabı okudu
Reklam
216 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
57 senelik ızdırap
Kitap hem çok fazla detay içerisinde boğulmak istemeyen popüler tarih okuyucularına hem de dipnot ve kaynakçasıyla beraber akademik okuyuculara ithafen yazılmış. Kitapta 57 senelik işgal dönemine hem tarihi hem kültürel hem de dini açılardan yaklaşılıyor. Kitapta çokça kullanılan yunanca isimler ve romalı terimler ile dili bazen ağırlaşabiliyor. Kitapta dönem halkının çektiği çileler bizanslı tarihçi Niketas Khoniatesin eserlerinden aktarılırken istilacı haçlıların bakış açısı ise Villehardouin isimli tarihçinin yazmalarından alıntılanıyor. Yıllar önce başlamış olan dini anlaşmazlıklar ile yükselen karşılıklı nefret ve öfke bizansın sonsuz gibi büyük ve cennetimsi kabul edilen zenginliklerinin yağma içgüdüsünü çekmesiyle beraber arşa çıkarak bu istilanın kaçınılmaz olmasını sağlıyor. Rahibe bakire demeden kadınlara kötü muameleler edilmesinden tutun Ayasofya gibi kutsal bir klisenin bile yaşadığı tahribatı okurken okuyucular günümüzde modern olarak algılanan batının karanlık yüzünü görüyor. İncelememi özetlerken kitabın zaten kısa olduğunu da göz önünde bulundurarak klasik tarih ve sanat tarihine ilgi merakı olan dinler tarihini de araştıran herkese tavsiye ediyorum. Bu kitapta yazarın önsözünde de belirttiği gibi Türkiyede çokça bilinmeyen İstanbulun en karanlık dönemlerinden biri olan latin istilası altında yaşanan 57 seneye bir bakış atmış oluyor ve şehirlerin şahı diye adlandırılan İstanbulu daha yakından tanımış oluyoruz.
İstanbul'un Latin Çağı
İstanbul'un Latin ÇağıErhan Altunay · Destek Yayınları · 202049 okunma
216 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
İstanbul'un Latin Çağı
İstanbul'un Latin ÇağıErhan Altunay
8.2/10 · 49 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
344 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Sadist genel yorum
Sadist, okurken tüylerimi ürperten, bazı sahneleriyle damarlarımdaki kanı donduran kitap. Hayatımda başka hiçbir noktada bir şey okurken bu kadar rahatsız olduğumu hissetmemiştim. Bu kitap sizi gerçekten etkileyecek. Yazar sahne yaşatma ve betimlemedeki yeteneğini daha önce hiç kullanmadığı seviyelere çıkararak kullanıyor. Kitap okuyucusunu rahatsız etmek üzerine yazılmış gibi hikayede sadece tek bir mekan ve 2 karakter var bu kadar az kaynakla nasıl bir roman ortaya çıkabilir ki diyebilirsiniz. Eh King yazarsa çıkıyor. Yazar gene en güçlü yanı olan okuyucuya sahneyi yaşatmayı ve duyguyu yaşatmayı sonuna kadar başarıyor. Kitabı okurken baş karakter olan Paul’un çektiği ızdırabı ruhsal çöküşü fiziksel acıları iliklerinize kadar hissetmenizi istiyor yazar. Bazen Paul gibi sizde kendinizi ölüme bırakıp gitmenin daha kolay ve huzura ermek olduğunu düşünüyorsunuz. Sadist her ne kadar orijinal isminden farklı olarak çevrilmiş olsa da ismini sonuna kadar hak etmiş bir roman. Dehşetin gerilimin korkunun çaresizliğin ve tiksintinin dünyasına dalmak için Sadistin kapağını çevirin ve ilk sayfadan başlayın. Cici bir çocuk olmazsanız Annie size özel mumdan yedirir.
Sadist
SadistStephen King · Altın Kitaplar · 20184,570 okunma
Reklam
1216 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
O genel bakış
O sadece bir düşman, bir katil, bir canavar değil korkunun beden bulmuş halimiydi yoksa Derry kasabasının bir ferdi mi? Yazar bu romanında sınır ve ufuk tanımayan yeteneğini kullanarak genel hatlarıyla başarılı bir roman ortaya koymuş. Hikayemiz Derry adlı ufak kasvetli ama gene de yerlileri için ev gibi kokan bir kasadaki yağmurlu bir dönemde küçük bir çocuğun zalimce ve korkunç bir şekilde öldürülmesiyle başlıyor. Devamında ise arkadaşlık yoldaşlık çocukluk duygularını, korkularını, masum aşklarını ve mücadele duygusunu merkezine alarak devam ediyor. Kitaptaki betimlemeler oldukça başarılı lakin kitabı esasen sevmemi sağlayan şey yazarın okuyucuyu o ana çocukluğuna götürüp o hisleri ufak bir çocukmuş gibi hissettirebilmesi her ne kadar kitabın çok uzun olması ve (SPOILER)!!! Sonuna doğru çocuk cinselliği gibi sahnelerin yazılmasından dolayı eleştiri alsa da genel hatlarıyla bakıldığında bence yazarın elinden çıkan en iyi eserlerinden diyebiliriz kitabın %75-80 lik kısmını çoğu kişinin aşırı beğenip son düzlüğünü beğenmeyeceği kanaatindeyim sebebi sadece uzunluğu değil son düzlükte sanki yazar büyük finalini aceleye getirerek istediği gibi tamamlayamamış. İncelememi özetleyerek finale gelirken şunları söyleyebilirim bolca zamanınız varsa güzel nostaljik duyguları yaşayarak yazarın sizde uyandıracağı o harika duyguları hissetmeye hazır olarak kitaba başlayın derim pişman olmuyacaksınız. Umarım sondaki kalite düşüşü sizi hayal kırıklığına uğratmaz beni biraz uğrattı ama ne demişler bazen bir yolculukta varılan noktadan ziyade süreçte yaşanan haz daha önemlidir.
O
OStephen King · Altın Kitaplar · 20206,2bin okunma
Akın Kurudağ
@akinkurudag·2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
13/30 kitap - %43 tamamlandı
13 kitap okudu
30 kitap
4.331 sayfa
4 inceleme
7 alıntı
14 günde 1 kitap okumalı.
235 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.