Hak şerleri hayr eyler
Zan etme ki ğayr eyler
Ârif ânı seyr eyler
Mevlâ görelim neyler
Neylerse güzel eyler…
Sen Hakka tevekkül kıl
Tefvîz it ve râhat bul
03 Haziran 1972: Türkçüler Derneği Kurultayı
MHP ile İlişkiler Kopuyor
Türkçüler Derneği ile MHP arasındaki ilişki, 03 Haziran 1972 Cumartesi günü yapılan Türkçüler Derneği Kurultayı'nda kopmuştur. Kurultayda Muzaffer Eriş başkan, Orhan Tuncer ikinci başkan, Abdülhalûk Çay genel yazman, Erdoğan Saruhanlıoğlu genel yazman seçilmişlerdir.
Atsız Taşınıyor-Bostancı'daki Evin Şartları Çok Kötüdür
Hacaloğlu'na yazılan 05 Aralık 1972 tarihli mektuptan Atsız'ın Bostancı'daki daireye de nihayet taşındığını öğreniyoruz. Evin kaloriferleri ve elektrikleri henüz çalışmamaktadır, kitaplar da eve sığmamıştır. Atsız'ın bu yeni evi, Bostancı'da dört katlı bir
13 Kasım 1973: Atsız Toptaşı Cezaevi'nde
Dört aylık rapor Adli Tıp'ta Kasım ayına kadar bekledikten sonra kabul edilmemiş; reviri olan bir cezaevinde cezanın çekilebileceği belirtilmiştir. Bunun üzerine Atsız, "13 Kasım 1973 Salı günü davet edildiği Bostancı Karakolu'ndan İstanbul İnfaz Savcılığına sevk edilmiş ve orada resmî
Zeki Velidi Togan'ın Vefatı: 26 Temmuz 1970'te Zeki Velidî Togan vefat etti. Togan, Umumi Türk Tarihi alanının en büyük ismi idi; Atsız'ın hocasıydı; 1944'teki 23 sanıktan biriydi ve en ağır cezayı almıştı. Atsız'la münasebeti de hiç kesilmemişti. 29 Temmuz 1970'te Turan Kekevi'ye yazdığı mektupta Atsız şöyle diyor:
"Senin anlayacağın, 1944 Türkçüleri artık miadlarını doldurdular. Dün Zeki Velidî'nin cenaze töreninde bulunduk. Zaten o da Türkçülere göre çok yaşlı idi (81-82). 1944 yârânından şimdi en yaşlı, Orhan Şaik ile ben varım." (Hacaloğlu 2013: 119). Togan'ın cenaze namazı 28 Temmuz 1970 Salı günü Beyazıt Camii'nde kılındı. Meslektaşları ve talebeleri cami avlusunda toplanmışlardı. Bir öğretmen binbaşı İzmir'den gelmişti. Yeni Türk Edebiyatı profesörü Niyazı Akı, Ege kıyılarından. Öğrencilerinden Ahmet Bican Ercilasun da oradaydı. Atsız'ın hüzünlü yüzünü uzaktan seyrediyordu. Nice yılların beraberliği işte sona ermişti. Genç asistan, Atsız'ın yüz çizgilerinde bu beraberliğin izlerini arıyordu ve sanki o izleri görüyordu.