Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kuran realist, hemen hemen anti-heroik bir kitaptır. Onu tatbik edecek insan olmadan, İslâm anlaşılmaz, hatta kelimenin hakikî mânâsında mevcut da olmaz.
Sayfa 257 - YarınKitabı okudu
Sosyal değişmeler duâ ve ahlâkla değil, fikir veya menfaatin hizmetinde kuvvete başvurmakla olur.
Sayfa 255 - YarınKitabı okudu
Reklam
Kur’an-ı Kerim “Allah kimseye takatinden fazlasını yüklemez” (2/286) demekle apaçık Hristiyanlığı kastediyor.
Sayfa 254 - YarınKitabı okudu
“Ben ise sizlere derim ki her kim ki bir kadına şehvetle bakarsa, kendi kalbinde zina etmiş olur.” “Kalabalık ona sordu: ‘Ne yapmalıyız?’ O da şöyle cevap verdi: ‘Kimin iki elbisesi varsa, elbisesi olmayana versin; kimin de yemeği varsa, o da öyle yapsın!” (Luka, 3/10-11).
Sayfa 254 - YarınKitabı okudu
Din dağın doruğunda bir mabettir, bir sığınaktır. Ona ulaşmak için tırmanmak lâzım; İblis’in hüküm sürdüğü, ıslahı kabil olmayan bir dünyanın bütün boşluğunu arkada bırakarak, yukarıya tırmanmak gerekir. Saf din işte budur.
Sayfa 253 - YarınKitabı okudu
“Hiç kimse iki efendiye hizmet edemez. Ya birisinden nefret edip ötekini se­vecek, ya da birisine bağlanarak öbürünü ihmal edecek. Siz hem Tanrı ya hem Mammona (para ve servet) hizmet edemezsiniz.” (Matta, 6/24).
Sayfa 252 - YarınKitabı okudu
Reklam
"Yeryüzünde cennet” isteyen bütün ihtilaller, ütopyalar, sosyalizmler ve diğer cereyanlar özünde Ahdi Kadim’den ileri gelmektedir, yahudî kökenlidir.
Sayfa 251 - YarınKitabı okudu
Doğruların mutsuz oldukları bir dünya mânâsızdır.
Sayfa 251 - YarınKitabı okudu
Gündüz bakım evleriyle huzur evleri bize sunî do­ğurmayla sun î ölümü hatırlatmaktadır. Konforun varlığı ile sevgi ve sıcaklığın yokluğu her ikisinin ortak özelliklerindendir. Her ikisi de aileye karşı olan muhalefetin bir ifadesi ve insan hayatmda kadın rolünün değişmesinin bir neticesidir. Anne-babayla olan münasebetlerin peyderpey bertaraf edilmesi onlarda ortak bir özelliktir: Çocuk bakım evlerinde anne-babasız çocuklar, huzur evlerinde ise çocuksuz anne-babalar. Her ikisi de uygarlığın “harikulâde” ürünü ve her ütopyanın idealidir.
Sayfa 246 - YarınKitabı okudu
"Medeniyet, kadınları kullanılan ve kendilerine takpılan bir obje hâline getirdi lakin kadınların ellerinden, değerlerini ve şereflerini taşıyabilecek yegâne vasıtaları olan şahsiyetlerini aldı. Anneliği göz ardı ederek, kadınları en temel ve yeri doldurulamaz rollerinden mahrum bıraktı."
Sayfa 58 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.