Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
RİSALE-İ NUR’UN İÇYÜZÜ) ABDULLAH TEKHAFIZOĞLU
İbn Kayyım el-Cevziyye, İgasetu’l-Lehfan fi Mesayidi’ş-Şeytan adlı eserinde der ki: Peygamberlerden başkaları, şahsî düşüncelerinde ve ilhamlarında hata da ederler, isabet de. Onların zan ve ilhamları, düşünceleri ve hatıraları 80, Allah’ın kulları için delil ve hüccet niteliği taşıyamaz. Allah’ın ilhamına mazhar olanların sadatı, ashab-ı
Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak) aldatmasın. Fâtır süresi 5. ayet
Reklam
Birileri Allah'ın adını kullanıp paralar elde ediyor. Holdingler şirketler kuruluyor inançlı insanlarımıza kanca atılarak paralar toplanıyor. Bu amaçla hoca efendiler kullanılıyor. Toplanan paraların belli bir miktarı cami avlularında komisyon olarak onlara dağıtılıyor. Allah adını kullanarak milyonlarca dolar para kazanıyorlar. Saf vatandaşlarımıza cami avlularında yaklaşıp Allah'ın adını kullandıklarında paralar oluk gibi akıyor. O paralar sonra ya bir siyasal partinin adamlarına teslim ediliyor ya da tefecilikte kullanılıyor.
Allah ile aldatanların gerçek Tanrısı paradır, maldır, dünyalıktır.
"Her türlü aldatmak kötüdür, çirkindir, pistir."
Her çeşit aldatma kötüdür, çirkindir. Ama en kötü aldatma insanları din ile Allah ile aldatmaktir. Aynı şekilde her çeşit aldanma kötüdür, çirkindir. Ama en kötü aldanış ise insanları din ile Allah ile kandıranlara aldanmaktır. Dünyevi bir konuda aldanır veya aldatılırsak kaybınız ne kadar büyük olursa olsun geçici bir şey olur. Ama manevi yani din ve Allah konusunda aldanır veya aldatılırsak sonsuz güzellikleri kaybetmiş oluruz. "Onun için aklımızı kullanmalı, uyanık olmalı, sorgulamalı ve inancımızı Kur'an'dan inşa etmeliyiz. "
Allah katında en değerliniz takvada en ileri olanınızdır.
Sayfa 40
Reklam
Düşmanların bile senden emin olmadan Müslüman olamazsın
Sahte dinin sömürüsü pahasına “dindar” olmaktansa dinsiz kalmayı tercih edin. Çünkü bu takdirde hiç değilse gerçek dini bulma ümidiniz canlı kalır.
Gerçek bir adalet devleti, Allah’a ve ahiret gününe inanmak, namaz kılmak, oruç tutmak vb. daha çok dini inanç ve ibadet, vicdani kanaat veya felsefi görüş sınıfına giren, doğrudan ve aracısız “Allah-kul” ilişkisi ile ilgili konularda insanlara karışamaz. Çünkü bu konularla ilgili nasıl olsa insanlar mahşerde Allah’a hesaplarını vereceklerdir. Ancak kul hakkı yemek, muamelelerinde insanları aldatmak, toplumun ortak fonuna (kamu malına) el uzatmak gibi “insan-insan” ilişkisi ile ilgili konularda müdahele etmek zorundadır. Adalet devleti olmanın anlamı budur. Çünkü adalet ve devlet, “bu dünyada” bunun için vardır…
Sayfa 505 - İnşa YayınlarıKitabı okuyor
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.