" Selanik Selanik viran olasın
Taşını toprağacını sellar alasın
Sen de benim gibi yarsız kalasın
Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver
Al başımdan bu sevdaye götür yare ver "
Niyazi'yi, Caviť'i, Mustafa Kemal'i, daha binlercesini ve Osman Nevres'i hazırlatıyordu tarihe. Hareket Ordusu, Abdülhamit'in sürgün yeri, Ömer Seyfettin, Aka Gündüz, Ziya Gökalp, Yahya Kemal, Genç Kalemler dergisi... Tutu- cu ve müstebit Dersaadet'e karşı Osmanlı patriyotizminin örgütlendiği serbest şehir... Devrimciler, sosyalistler, Türk- çüler, ayrılıkçılar, liberaller, muhafazakârlar ve anarşistler hepsi, herkes orada...
Muzaffer Sarısözen'in Atatürk'ten derlediği Selanik tür- küsünün sevdayı ölüme galebe çaldıran nakaratında, "Aman ölüm, zalim ölüm üç gün ara ver / Al başımdan bu sevdayı götür yâre ver" biçiminde bir bölüm vardır. Selanik'in ölümle aşk arasında gidip gelen bir tarihi olacağını kim bilirdi ki?
Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver
Al başımdan bu sevdayı götür yara ver
Selanik içinde selam okunur amman, amman
Selanın sedası bre dostlar cana dokunur
Selanın sedası bre dostlar cana dokunur
Eli ve Haham Nissim, dua etmek için yan odaya götürüldüler. Haham Nissim, Eli Cohen'i canlı olarak gören son Yahudi'ydi. Yıllar sonra Halep'teki Yahudilerin vakfında sekreter olan Yitzhak Pardes o gece yaşanan dramatik olayı Nissim'in kendisine aktardığı kadarıyla şöyle anlatıyor: "Halep'teki Yahudilere ait bir vakfın