Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anıl Arda

"Kimliğiniz kelime anlamıyla "tekrarlı varoluşunuzdur."
Reklam
“kendi kendime mırıldanıyorum yine düş karmaşık, karanlık uyanıklığın yarasına uykunun acı ilacından sürmeliyim artık birbirine bastırıyorum yorgun kirpiklerimi”
"aynı dili konuşmuyoruz ki anlatayım ona, korkunç kederimin sırrını şüphe yok ki kimse benim yaptığım gibi acısına maya etmemiştir kendini"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"karmaşık bir ruhum ben, kendimden habersiz bir gece"
İnsanlar genellikle dertlerinden kurtulmak için geleceğe kaçar; zamanın yoluna düşsel bir çizgi çeker, bu çizginin ötesinde o anki dert ve sıkıntıların sona ereceğini sanırlar. Oysa Tereza kendi geleceğinde böyle bir çizgi göremiyordu.
Reklam
"yine tarayabilecek miyim saçlarımı rüzgarda yine menekşe dikebilecek miyim bahçelere ve sardunyaları pencerenin ardındaki gökyüzüne dizebilecek miyim? dans edebilecek miyim yine kadehler üzerinde acaba yine kapının zili bir ses beklemeye sürükleyecek mi beni? anneme dedim ki: "Bitti artık!" hep düşündüğünden önce gerçekleşir olacak olan gazeteye başsağlığı ilanı vermeliyiz"
“-Hız yaşamı yaratır. Riposte! Bu gece günlüğüme not düşeceğim. -Neyi? Ateşten eli yanan çocuğun ateşe hayran olduğunu.”
“Hayat, ölene kadar hissedilen zevklerden, çektiğin acılar çıkarıldığı zaman geriye kalandır.”
"Metin, sadece laf kalabalığından ibaret olsa dahi, belki de başından beri sahip olmadığı anlamı bir sayfadan çıkartmak için harcanılan çaba, büyük bir zihin jimnastiğidir."
Reklam
“Kişi, kariyerinin yanında aklını çalıştıracak başka türden uğraşlar edinmezse enerjisinin giderek körelmesi kaçınılmazdır.”
“Bir gün cam göbeği bir güneşi karın içinde yuvarlamıştık.”
“Ne kadar zaman geçmişti acaba? Saatlere de işlemiyordu ki kafam. En uzak zaman dilimi yarındı, en güzel şeyler beş dakika sonra olacaklardı, akşama doğru ise hala belirsizliğini koruyordu.”
“Aceleyle o sayfayı çeviriyorum. “Peki bunlar” diyorum. Aslında bunlar hemen bitmesini istediğim, çabucak çevirdiğim sayfalar. Ama bu sayfaları atlamaya da cesaret edemiyorum, büyünün bozulmasından korkuyorum. Büyü, bütün resimlere tek tek bakmak, eğer bir resme bakmazsam o resimdeki insanlar belki de üzülürler, ya da küserler ya da hep kıyısından döndüğüm o korkunç düşünce: Yok olup giderler belki de. Ama bunu açıklamamak da büyünün bir parçası.
“Hayır, fakat yaşamak Dağınık bir yatağın eskimiş ter kokusunda. Çürüme, dalkavukluk ve sevişmeyle ağır ağır pişerek Leş kokan domuz ahırının üst katında…”
157 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.