Kur'an'daki teosentrik dile özgü ifade ve üslup tarzı kavranamayınca, doğal sebeplerin hazfedilip sonuçların doğrudan doğruya Allah'a izafe edilmesi şeklindeki ifade ve üslup tarzı, klasik dönemlerdeki İslam âlimlerince bilindik anlam da harikulade olaylar şeklinde algılanmıştır.
Hz. Peygamber'in hayatı, ilişkileri, verdiği mesaj, toplumu dönüştürme çabası ve vizyonu, insanlığa sunduğu dinin temel ilke ve kuralları gibi hususlar, onun gerçekten bir peygamber olduğunun anlaşılması için yeterlidir.
Mucize, insanları iman etmeye zorlamaz. İman etme veya etmeme, sonuçta akıl ve irade işidir. Zaten insanın sorumluluğu da böyle bir iradeye sahip olmasından doğmaktadır. Mucizeye rağmen iman etmeyenlerin artık inat dışında hiçbir rasyonel gerekçeleri kalmamıştır.