Özcan: II. Mustafa sefere çıkmak istiyor. Orduların başkomutanı olarak... Bu arada 16. yüzyıldan sonra sefere çıkan padişahın çok az olduğunu hemen belirtelim. Sonuçta Divan'dan olumsuz karar çıkıyor. 'Hayır, sizin gitmeniz makul değil, çok masraflı olur' deniliyor. Çünkü padişahın sefere gitmesi demek, adeta haremin de sefere gitmesi demek, mutfağın da sefere gitmesi demektir..
Padişah bunun üzerine 'askerin yediği kuru ekmekten yerim, illa gideceğim' diyor ve o şartlarda peş peşe üç sefere çıkıyor.
Mustafa Kemal 17 Ocak 1921 TBMM Konuşması
Muhterem arkadaşlar! Türkistanlı kardeşlerimiz Sakarya Zaferi münasebetiyle bize üç kılıç ve bir de Kuran-ı Kerim göndermişler. Türk milleti adına kendilerine teşekkür ederim. Bu mukaddes kitabı Türk milletine emanet ediyorum. Bu üç muazzezllerden (kılıçlardan) birini ben aldım, ikincisini İsmet Paşa'ya verdim. Üçüncüsünü de İzmir fatihine saklıyorum. Bu kılıç İzmir'e ilk giren komutanın beline takılacaktır.
Namık Şenel
*
Kadir Gecesi Üstad Hazretleri iki-üç defa yanımıza geldi. Zübeyir Ağabey ayakta duramayacak kadar hasta olduğundan yatıyordu. Üstad 'Kalk keçeli' diye onu kaldırıyordu. Yine sahurdan önce son gelişinde sedire oturdu. Neşeli bir şekilde sol elini sağ elinin karşısına dikerek 'Ben bütün Risale-i Nur talebelerini
Mehmed Mandal
-Sonra Üstad “Ne iş yapıyorsun?” dedi bana. “Hafızım Efendim.” dedim. “Ben hafızları kardeş edindim, onlarla mahşerde kardeş olarak haşrolunacağım. Kur’anı Allah rızası için okuyup, okuyuveren hafızlar benim yanımda bir evliyadan daha üstündür.” dedi.“
***
- Bir gün Üstad'la birlikte Barla'ya gitmiştik.(Mustafa Sungur) Bizim geldiğimizi duyunca Şamlı Hafız Tevfik de geldi.Başında kasketi vardı. Üstad kaskete eliyle vurdu ve düşürdü. Kendisini kucakladı. Şamlı Hafız çelimsiz ufak tefek biriydi ama hizmeti büyüktü. Sonra birlikte odasına çıktılar. Şamlı'ya hitaben " şimdi cennetten bir davet vuku bulsa Tevfik' imi almadan gitmeyeceğim.