Bayram
Âfâk bütün hande, cihan başka cihandır; Bayram ne kadar hoş, ne şetâretli zamandır! Bayramda güler çehre-i mâ'sûm-i sabâvet, Ümmîd çocuk sûret-i sâfında ıyandır Her cebhede bir nûr-i mücerred lemeânda; Her dîdede bir rûh demâdem cevelândır.
Endişem çoğalıyordu. Ne yapacağımı bilmiyordum. Artık mektup almak için evin altında dört beş dakika durmak pek tehlikeli oluyordu, bir uşak gizlenir de her şeyi duyarsa ayrılıktan başka bizim evdeki marsıklarla ne yapacağımı düşündükçe şaşırıyordum. Öyle bir belaya girmiştim ki tarif edilmez derken bir gece mektup verirken ayağımın altında bir
Sayfa 16 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İnsanlık tarihinin hayret verici hususlarından birisi de semavî bir kitap olan Kur’an-ı Kerim’in olağanüstü tesiri, kelimelerinin hayret verici ve şaşılacak güzelliği, son derece çekici üslûbu, içerdiği yüce manaları, yüksek seviyedeki bilgileri, güçlü delil sunumu, çok sağlam açıklamaları ve ruh verici irşadlarıdır.
Kur’an-ı Kerim kalpleri ölmemiş kimselerde içsel sarsıntılar meydana getirerek onları öylesine etkiler ki ehl-i iman Kur’an ayetlerini duymakla titreyip ürperir. Bu aksülamel ve tepkileri Kur’an-ı Kerim de hatırlatarak Zümer Suresi 23. ayette şöyle buyruluyor: “Allah sözün en güzelini, birbiriyle uyumlu ve bakılmadan tekrar tekrar okunan bir kitap olarak indirdi. Rablerinden korkanların bu kitabın etkisinden tüyleri ürperir, derken hem bedenleri ve hem de gönülleri Allah’ın zikrine ısınıp yumuşar…”
…Sonuç olarak ümmet-i İslamî’nin de gidişat ve ahlâkî durumunda bazı değişiklikler olacak ve biz kendimize gelip Allahu Tealâ’nın buyurduğu gibi dağa nazil olsa onu paramparça edecek ve sert taşı etkileyecek Kur’an’ın bizim kalbimizi neden etkilemediğini düşüneceğiz. Sakın kalbimiz kayalardan bile daha sert olmasın? Öyle değilse Kur’an neden dağlardan daha sert ve katı olmayan aksine, daha latif, zarif olan insanı etkilemesin?
Bakara Suresi 156. Ve 157. Ayetlerin Ümmü Akil’e Etkisi
‘Allah’ım ben emrine itaat ettim. Evlâdımın acısına sabrediyorum, sen de bana bulunduğun vaade vefa eyle. Selâm, rahmet ve hidayetini bana şamil kıl. Eğer birisi diğeri için baki kalsaydı…’ Bunu deyince ben kendi kendime: ‘Galiba oğlum benim ihtiyacım için baki kalırdı. Çünkü bugün benim ona ihtiyacım vardı.’ diyecek dedim. Ama o, ‘mutlaka Hz. Muhammed (s.a.v.) ümmeti için kalırdı.’ dedi.
Sayfa 22 - Musekkinu’l-Fuad s.51Kitabı okudu
Reklam
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.