Kendi kendini vurup yaralamış bir askeri kurşuna dizmeye götürdüler, sol eline bir somun ekmeğin üstünden ateş etmişti. Kurşuna dizdiler, üzerini toprakla örttüler, geceleyin canlandı ve gerisingeri yanımıza geldi.
Sayfa 12 - Can yayınları - Temmuz - 2013 - üçüncü kitapKitabı okudu
Onlar insan değildi, bu alçakları anlayıp da ne olacaktı.
Reklam
seninle olmayıp da kiminle mutlu olacağım!
Bu suskun günlerinde kamp yaşamını düşünürken nedense aklına daha çok kamplardaki kadınların yazgısı geliyordu . . . Herhalde kadınları hiçbir zaman bu kadar çok düşünmemişti.
* Savaşın kirli ve soğuk yüzü;
Sanki hiç yaşamamışlardı. Oysa ne kadar çok şey olmuştu. Aşık olmuşlar, karılar kocalarını terk etmiş, kızlarını kocaya vermişler, sarhoş olup kavga etmişler, misafirliğe gitmişler; ekmek pişirmişlerdi . . . nasıl çalış­mışlardı! Şarkılar söylemişlerdi. Çocuklar okula gitmiş­ti . . Seyyar sinema gelmişti, en yaşlılar bile film seyret­meye gitmişti. Hiçbir şey kalmamıştı geriye. Neredeydi bu yaşam, çekilen korkunç acı neredeydi? Hiçbir şey kalmamış mıy­dı? Bütün bunların hesabını hiç kimse vermeyecek mi acaba? Böyle hiçbir iz bırakmadan unutulup gidecek mi?
İnsan yaşamının gizinin bir kahve çekirdeğinde ve iksirde ortaya çıkması Keyzeye şaşırtıcı ve basit gelirdi.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.