Onun elinden verdiği KIMIZI içti(kuruluş osman yalanmış :d)
Osman Bey'in istiklalini alması ise 1299(1301(?)) yılında olmuştur. Bu da İlhanlı Gazan Han'ın Selçuklu Sultanı III. Alaeddin Keykubat'ı tevkif ettirerek Azerbaycan'a göndermesi olayı ile başlar. Selçuklu sultanının uğradığı bu ağır hakaret Selçuklu Devletinin sonu oldu. Selçuklu beyleri ve askerleri dağılarak mahalli Türk beylerine katılmaya başladılar. Bunların büyük bir çoğunluğu Bizans ucunda kurduğu kararlı idare ile ün salan Osman Bey'e katıldı. İlhanlı - Moğol hakimiyetine rıza göstermeyen göçebe Türk ve Türkmen boyları da Osman Bey'in topraklarına çekildiler. Böylece Osman Bey'in buyruğu altında oldukça kalabalık bir Türk gücü toplanmış bulundu. Bunların önde gelenleri dağılan devleti yeniden derleyip toplayacak, gerek Bizans'a, gerek Ilhanlılara karşı Türk ülkesini savunacak bir başkan olarak Kayı Han soyundan olmakla han olmaya hakkı ve liyakati bulunan Osman Bey'i seçtiler. Türk Oğuz töresine göre yapılan bu seçim bir törenle son buldu. Herkes birer birer Osman Bey'in önünde diz çökerek onun elinden verdiği kımızdan içti.
Artık fırsat ve nusret senindir
Hidayet menzili nimet senindir
Sana verildi taht düşmesin baht
Ezelî ta ebed devlet senindir
Yansın çerağların âlem içinde
Döşene sofralar davet senindir
İki cihanda hayırla anılmak
Nesep ve nesil ile burhan senindir
Çocukken erdi sana baht-ı devlet
Cihanda olan devran senindir
Süleyman zamanının menbağısın
Hem inse hem cinne ferman senindir.
Ey sâbâ alıp selâmım kâkül-i cânâna es
Kim kapılmaz nev-eda ile görünce onu bes
İstemezsen sevdiğim çek tîgini gönlümü kes
Kim kapılmaz nev-eda ile görünce onu bes
Bilmedim derd-i dilin ölmek imiş dermanı Öleyin derd ile tek görmeyeyin hicranı
Mihnet ü derd ü gama olmağ için erzani Avniya sencileyin mihnet ü gam-keş kanı Gönül eyvay gönül vay gönül eyvay gönül
•
•
•
•
•
•
Gönüldeki aşk derdinin dermanı ölmek imiş, bilemedim.
Tek o dert ile öleyim de ayrılığının acısını çekmeyeyim.
Ey Avni Sevgilinin aşkının gereği olan eziyet dert ve üzüntüye layık olabilmek için senin gibi eziyet ve sıkıntı çeken nerede var?
(Senin bunları çekmen ne büyük saadettir). Ah gönlüm eyvah gönlüm, vah gönlüm eyvah gönlüm.