Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Taine'nin Oxford üzerine yazdıklarından John Stuart Mill denemesini anımsıyorum. Çayırları örten binlerce çığ damlasının mücevher gibi pırıldayışını gözümün önüne getiriyorum, hissediyorum. O da bunu benzeri bir gezintide, yeşillenmeye başlamış tarlaların huzurunda yaşamış olacaktı...
Sayfa 91 - Everest Yayınları
En sağlam inançlarımızın tek dayanağı, onların yanlışlığını kanıtlama konusunda tüm dünyaya yapılmış ve daima geçerli olan bir davettir. Bu meydan okuma kabul edilmezse ya da edilir ve girişim başarısızlıkla sonuçlanırsa, kesinlikten yine de çok uzakta oluruz; ama insan aklının şu anki durumunda yapabileceğinin en iyisini yapmış oluruz; gerçeğin bize ulaşması için bir fırsat olabilecek hiçbir şeyi gözardı etmemiş oluruz: Listeler açık tutulduğu sürece, daha iyi bir gerçek varsa, insan zihni onu algılayabilecek hale geldiğinde bu gerçeğin bulunacağına dair bir umut besleyebiliriz; bu arada da kendi zamanımızda bu gerçeğe olabildiğince yaklaşmış olduğumuza güven duyabiliriz. Hata yapabilir bir varlığın ulaşabileceği kesinlik derecesi budur, ona ulaşmanın tek yolu da budur.
Sayfa 17 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Bireyin başkalarına zarar vermemek adına dürtülerini bastırmak zorunda bırakılarak kaybettiği kendini geliştirme yeteneği, başkalarının gelişimi için ödenen bir bedeldir. İnsanın bencilliğine yönelik bu kısıtlama , onu sosyal ilişkiler bakımından güçlendirecektir. Başkalarının iyiliği için ortaya konulan kurallara uyduğumuzda, başkalaırnın iyiliğini istememize sebep olan duygu ve yeteneklerin güçlenmesini sağlar.
Sayfa 68 - Kapra Yayıncılık
İnsanlar, kendilerine ait özellikleri herkesi taklit ederek değil, başkalarının haklarını ve çıkarlarını ihlal etmeden bu özellikleri kullanarak yüce ve güzel olana ulaşabilirler. Böylelikle, insan tarafından yaratılan ne varsa insanın karakterini taşır, tıpkı kişinin hayatı gibi canlı ve çeşitli olur, yüce düşünceler ve insnaı yücelten duygular daha çok ortaya çıkar.
Sayfa 68 - Kapra Yayıncılık
Şiddetli dürtüler, ancak dengelemedikleri durumlarda tehlikelidir. İnsanların kötü davranmasının sebebi, dürtülerinin güçlü olması değil, vicdanlarının zayıf olmasıdır. Güçlü dürtülerle zayıf vicdan arasında herhangi bir doğal bağlantı bulunmamaktadır.
Sayfa 64 - Kapra Yayıncılık
Kendi yaşamını başkalarının ya da yakın çevrelerinin yönetmesine izin veren bireyin, maymunların taklit yeteneğinden başka bir yeteneğe ihtiyacı yoktur.
Sayfa 63 - Kapra Yayıncılık
Reklam
Bir kişi, ikna edici bulmadığı bir fikri kabul ettiği takdirde, o kişinin muhakeme yeteneği gelişmez, hatta aksine zayıflar. Bireyi bir eyleme iten sebepler, bireyin kendi hislerine ve karakterine ait değilse, bireyin hisleri ve karakteri zayıflayacaktır ve pasif kalacaktır.
Sayfa 63 - Kapra Yayıncılık
Çoğunluk, insanlığın halinden memnun olduğundan, başkalarının neden farklı yaşaması gerektiğini anlayamaz. Bundan daha da kötüsü, ahlaki ve toplumsal reformcular bile bireyin bağımsızlığını göz ardı etmekte, bazen de bu bağımsızlığı reformlarının önünde bir engel olarak görmektedir.
Sayfa 61 - Kapra Yayıncılık
Toplumdaki hakim fikre muhalif fikirler, ancak çok ölçülü ve ılımlı bir dil kullandıkları ve gereksiz hakaretlerden kaçındıkları takdirde savunulabilirler. Halbuki diğer taraftan çoğunluğun fikirleri ölçüsüz ve şiddet dolu bir dil kullanmakta ve diğer fikirlerin ifade edilmesine engel olmaktadır. Dolaysıyla ilk önce çoğunluğun fikirlerini savunan kimselerin ''taşkınlık yapmamayı'' öğrenmesi gerekir.
Sayfa 58 - Kapra Yayıncılık
İnsanlar iki tarafı da dinlemek zorunda olduğu sürece her zaman ümit vardır. Asıl sıkıntı, insanlar tek tarafı dinlediği zaman yaşanır: hatalar ve yanlışlar batıl inançlara dönüşür, hakikatin anlamı yiter gider.
Sayfa 56 - Kapra Yayıncılık
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.