Zikir, sayı ile çekildiğı için kaç tane ism-i şerif ya da kelime-i tevhid çekildiğnin tespiti önceleri küçük taşlar kullanılarak yapılıyordu . Ancak daha sonradan sayı tespiti için Hindistan'dan alınan ve İslam alemi dolayısısıyla tüm doğuya yaplan tesbih kullanılmaya başlandı.
Sufilerin dikkat çekici bir şekilde uzun yaşam sürmeleri, riyazette sebatkar olmalarına yorulabilir, "Az ye,az uyu, az konuş" kaidesi, mutasavvıfların en temel kaidelerindendi.
Peygamber'in göğe yükselmesi , yani İsra Suresi 1. ayette anıldığı şekliyle Miraç hadisesi, mutasavvıf için, Allah'a vasıl olmak niyetiyle çıktığı bu yolda esas modeldir. Miraç hadisesi, özellikle Türk-İran tasavvufi şiirinde olmak üzere bütün İslami literatürde en güzel betimlemelerle canlı bir şekilde aktarılır.
salavatı şerifeler, ya da Hintçede söylendiği gibi "durüd"lar manevi terbiyenin önemli bir parçasını oluşturur. Tasavvufi pek çok tarikatta bu salavatı şerife ya da diğer salavatlar, hayatın ayrılmaz bir parçasıdır; salik, manevi terbiyesinin parçası olarak her gün bir miktar salavat getirmek zorundadır. Seyr u sulüktaki manevi eğitim peygamberlere gösterilen hürmetin en güzel emsallerini içerir.
Bütün tercümeler, kutsal kitabın hakiki manasına sadece yaklaşabilirler, esas manasını vermekten acizdirler.
Avrupa dillerinde suikastçı anlamında kullanılan "assasin" sözcüğü "haššāšiyūn"dan (haşhaş yiyenler) gelir.
