Azizim Porsuk Efendi,” dedi. “Bana dünyada çocukları açlıktan ölmek üzere olan bir babaya birkaç tane tavuk aşırdı diye kızacak bir kişi gösterebilir misin?”
Işbara Alp, karşı yatan kara dağa bakarken, yarın o dağın ardında toplanıp Çin’e akın edecek orduyu düşünüyor, akın olduğu halde neden içinin sıkıldığını anlayamıyordu. Koca çayırlıkta çıt kalmamıştı. Rüzgar üflemiyordu bile… Işbara Alp büsbütün sıkıldı. Börkünü başından, sadağını sırtından çıkardı. Genişlemek, sıkıntısını gidermek istedi. Boşuna…
Reklam
Komünist tilki
Kürk saticilari sanıldığının tersine cok "hayvansever" oluyorlar. izmirli Kürk Sarayi sahibi Sefik Yaman leoparlar igin "nefis" vizon için "dünya tatlısı ", sincap için "cok seker", Van türü tilkiler için "inanilmaz güzellikte", anasinin karnindan sezaryenle alınmış kuzu yavruları için "bakmaya kıyamazsınız” tanimlarini kullaniyor.
Bana, dünyada çocukları açlıktan ölmek üzere olan bir babaya birkaç tane tavuk aşırdı diye kızacak bir kişi gösterebilir misin?
Sayfa 75 - Can yayınlarıKitabı okudu
KUYRUKSUZ TİLKİ
İhtiyar, fakat yaman mı yaman bir tilki, dehşetli tavuk düşmanı hem de, tavşan avcısı müthiş, ---yani, tepeden tırnağa tilki olan bir tilki, -----nihayet bir kapana tutuluvermiş, -----kurtulmasına kurtulmuş, ama kuyruğunu bırakmış rehin. Kuyruksuz kalan bizimkinde bir utanma, bir sıkılma, ---fakat ne de olsa ustakâr olduğu için ---ötekileri de kendine benzetmek istemiş, ve bir gün tilkilerin bir toplantısında şöyle demiş: ''- Sanki bu faydasız ağırlık bir işimize mi yarar.! Süpürüp gider yolların çamurunu bu kuyruğun bize ne faydası var.! ---Kesmeli onu. Hem bana kalırsa bunu yapmalısınız hemen.'' Ordakilerin biri demiş ki: ''Çok güzel akıl verdiniz bize, ---fakat şöyle dönünüz de arkanızı lütfen, ---biz de cevabımızı öyle verelim size.'' Bu sözler üzerine yuhalarla çınlamış ortalık bizim biçarenin ne dediği de belli olmamış artık. ---Zaten bu işte gayreti boşunaydı onun: -----modası geçmez ki kuyruğun..
Sayfa 99 - Beşinci KitapKitabı okudu
Reklam
“Sorular insanların akıllarına, cevapların olduğu yerden gelirdi. İnsan, yaman bir tilki avcısının iz sürmesi gibi sabırla sorularının peşinden gitmeli; yakaladığında da o tilkinin kuyruğunu asla bırakmamalıydı. Kullarının sırtına taşıyamayacağı hiçbir yük yüklemeyen Allah, akıllarına da cevabını bulamayacağı, bulduğunda da anlamayacağı bir soru getirmezdi.”
Sayfa 12 - KetebeKitabı okudu
"Bana dünyada çocukları açlıktan ölmek üzere olan bir babaya birkaç tane tavuk aşırdı diye kızacak bir kişi gösterebilir misin ?"
"Bana dünyada çocukları açlıktan ölmek üzere olan bir babaya birkaç tane tavuk aşırdı diye kızacak bir kişi gösterebilir misin?"
Sayfa 75 - Can Çocuk
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.