Yeryüzü Allahın İzniyle Bu İnsanlar Sayesinde Ayakta Duruyor, Galiba!
"Yolda kalmışlara mutlaka yardım edin. Etme bulma dünyası veya ne doğrarsan çanağına, o gelir kaşığına...
Dün Kütahya'dan dönerken Bilecik yakınlarında arabanın bilgisayarı lastik havası eksikliği sinyali verdi. Hemen bir mola yerine girdim. Baktım lastik tamamen
Korkmayacaksın kimseyi kaybetmekten.!
Bazılarına"hayır "demeyi,
Bazılarına" eyvallah "demeyi bileceksin...
Aman o üzülmesin,aman o gücenmesin,
aman o kırılmasın dediklerin bildilermi kıymetini?
Bak ne güzel söylemiş şair...
"Saat kırıldı diye vakit durmuyor,
Kimsenin yokluğu kimsenin sonu olmuyor"
Günaydın Hayat.
Herkes özünde iyi midir? Evet, herkes iyiliği arar. Keyif için insanları parca parca eden bir psikopat, dünyayı yangın yerine çevirip çoluk çocuk demeden kırıp geçiren zalim, hırsız, uğursuz vs. Yaptığı işte kendileri için bir iyilik bulurlar. Bu onların özünde iyi olduğu anlamına gelmez. Eksiktir, çarpıktır, zalimdir ama cahillik? Sanmam. Herkes özünde kötüdür. İyiliği aramaları da bu yüzdendir. Bazıları iyiliği toplumun iyi saydığı şeylerde bulur, bazılari kendi cikarinda, uydurduğu ya da inandırıldığı kutsal bir amaç için yaptığı şeylerde. Hayır, cahil falan degiliz, düpedüz kötüyüz.
•contra mundum•
@kitaprihtimi
·
1ha
"Herkes özünde iyidir. Kötülük yapmasının tek sebebi cahilliğidir."
“Hu Hu” diye seslenirdik komşumuza...
“eyvallah” dilimizin pelesengi idi…
“Hay”dan gelip “hu”ya giderdik…
“Hay,Hay” Efendim! diye kabul ederdik teklifleri…
“Allah,Allah,Allah” diyerek şehadete koşardık Tuna boylarında “Allah Allah”, “Sübhanallah”, “Allahu ekber “ idi hayretlerimiz. Şimdilerdeki gibi “Vaaaauuv” diye yada “ohaa” diye gayri müslim kırması çığlıklar atmazdık.
“Tövbe estağfurullah” “fesubhanallah” zikri anlatırdı kızgınlığımızı.“Aman Allahım” derdik “oh my god” girmeden dilimize …
“Salavat” anlatırdı bazen yanlış bir iş yapıldığını…
“Neûzubillah” çekmek idi istemediğimiz bir şey görünce zikrimiz…
“Bismillah”ile başlarlardı her hayrın başı .
“Hay Allah” iyiliğimizi vermeye devam edeydi.Allah Allah İllallah , Muhammedun Resulullah” sonrası derdik alkışlarla yiğitlere “maşallah”
“Ya sabır” öfkemizin ilacı idi ….
“Hasbünallâhü ve ni’mel-vekîl!” diyerek Allah’ı “vekil” ederdik çaresiz kalınca…
“Ya Şafi” dokunurdu yaramıza merhemden evvel.. “İnna lillah” ayeti teselli ederdi geride kalanları…
“Hak’ka yürürdük” eskiden ölmezdik biz …
“Bu da geçer ya hû!”, “Vazgeç ya hû!”, “Hoş gör ya hû!” hatları süslerdi Tekke ve zâviyelerin iş yerlerimizin duvarlarını, psikiyatrik ilaçlarlar dünyamıza girmeden…
Velhasılı kelam Azizim! “eskiden yaşarken zikrederdik, şimdi zikrederken bile o hali yaşamıyoruz”…
O güzel hallerimize tekrar dönmemiz ve yaşamamız dileği ile...
Alıntı