Tezler'de Atilla İlhan için restoratörlerden biri nitelemesi yapılmıştı, gayet yerinde. Restorasyon deyince, yani devrimin aşırılıklarını budayıp rejimi sağlamlaştırma, yani Osmanlı mirası, islam, gelenek bunlarla barışmak lazım cart curt tarzı idris kucukomercilik mode on, bu açıdan Kemal Tahir'le de benzeşiyor. Zamanın birinde kendisine solculuk atfedilmiş ve bu yetkiye dayanarak ömrünün geri kalanında full gericilik yapmış rahmetli. Yoksa bu yazıları 90'lı yıllarda Cumhuriyet'te değil Yeni Şafak ya da Zaman'da yazması gerekiyordu. Gerçi, oralarda da çokça 'solcu' istihdam edildi, neyse ayrı konu bu.
Şeytan Batı, büroktaik oligarşi, kahrol tanzimat, atatürk: anti emperyalist ve de demokratik bir kahraman, ismet paşa:diktatör, refah partisi şeriat istemiyor vs vs.. Tüm bu öngorüsüzlükleri, banu avarcılıkları, ziyadesiyle saçmalıkları mazur görebilirdim aslında çünkü az çok beklediğim tezlerdi bunlar kendisinden. Ama güneydoğu politikası üzerinden Tansu çiller'i ve mhp'yi olumlayıp alkışlamasını affedemem. Olmadı ihtiyar. Yalçın Küçük'ün dediği gibi: ''Doğu'nun insanlığı kalmamış, bırak aydın tavrını!...''
