416 syf.
·
Puan vermedi
Edward Said'in "Oryantalizm" adlı eserinin özetini ana bölümler halinde aşağıda bulabilirsiniz: Giriş Bu bölümde Said, kitabının ana temasını ve amacını tanıtır. Oryantalizmi, Batı'nın Doğu'yu tanımlama, anlama ve kontrol etme biçimi olarak ele alır. Ayrıca, kendi deneyimlerinden ve bu çalışmayı yazarken karşılaştığı
Şarkiyatçılık
ŞarkiyatçılıkEdward Said · Metis Yayınları · 2016491 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
“Doğu’nun Kafka’sı” Sâdık Hidâyet, çarpıcı, etkileyici öykü ve romanlarıyla 20. yüzyıl dünya edebiyatını etkileyen önemli bir İranlı yazardır. Farklı düşünceleriyle ve yalnızlığı yeğleyen yaşama tarzıyla dikkat çeken Sâdık Hidâyet, toplumun sıradan ve anlamsız değer yargılarını; yüzyıllar ve kuşaklar boyunca insanı ezerek özgür bir birey olmasını
Kör Baykuş
Kör BaykuşSadık Hidayet · İthaki Yayınları · 202128,5bin okunma
Reklam
80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Donna Haraway'in 1985 yılında yayınladığı özellikle sosyalizm-feminizm üzerine yeni açılımlar sağlamayı hedefleyen pomo bir metindir. alt başlığı "science, technology, and socialist-feminism in the late twentieth century" (yirminci yüzyılın sonunda bilim, teknoloji ve sosyalist feminizm) idir. ayrıca, haraway'in "simians, cyborgs
Siborg Manifestosu
Siborg ManifestosuDonna Haraway · Agora Kitaplığı · 200641 okunma
248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Bu zamana kadar benimsediğim düşünceyi savunurken vicdanımı hep sorguladım. Ya Kürtler dertlerini anlatırken, dertlerini siyasi fikirlerini benimsetme yolunda araç olarak kullanıyorlarsa ya gerçek sandıklarımızın, görünen acıların bir de görünmeyen sahte yüzleri varsa ve biz de bazı oyunlara alet ediliyorsak diye. Bu şüpheleri Batı'da büyümüş bir Kürt olarak barındırdım. Yani sözün özü Batı'da bir Kürt olarak Doğu'daki Kürtleri anlamaya çalışmak için giriştim bu kitabı okumaya. Önceki okuduğum kitap Salyangoz'da olduğu gibi... Onda da yine öteki olan Ermenileri anlamaya çabalamıştım. Ama doğrusunu söylemek gerekirse bana ötekilik duygusunu bu kitap gibi veremedi, hissettiremedi. Kitabın ilk bölümü ailelerin röportajlarına, ikinci bölümü katliamdan günümüze katliamın medyaya yansımalarına, son bölümü ise siyasilerin görüşlerine yer vermiş. Kitap, Roboskî'de ölen insanları rakamlar olarak değil, yasları tutulması gereken insanlar olarak görmemi, ölenlerin yakınlarının acılarını derinden hissetmemi, dertlerini ve arayışlarını kelimenin tam anlamıyla "anlayabilmemi" sağladı. Sanki ben Sibel Oral'la beraber ölenlerin yakınlarının evlerine gittim. Onları dinledim, anladım, hissettim, "acı"dım. Bundan böyle ben de o ailelerin adaleti beklerken kanayan bir üyesiyim. Gerçekten dinlemek, anlamak, hissetmek için okuyun derim.
Toprağın Öptüğü Çocuklar
Toprağın Öptüğü ÇocuklarSibel Oral · Can Yayınları · 201585 okunma