96 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yer yer mitolojik unsurları da içinde bulunduran Paul Gauguin kitabını etkileyici buldum.İyi ki okumuşum dediğim kitaplardan..Tavsiye edilecek kadar güzeldi.
Noa Noa
Noa NoaPaul Gauguin · İthaki Yayınları · 200969 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Paul Gauguin, en sevdiğim en kıymet verdiğim ressamlardan, bu kitapta 1890'ların sonlarında Tahiti'yi ziyaret ettiği sıradaki gözlemlerini aktarıyor. Kitabı okumaya başlarken seyahatname gibi birşey okuyacağımı beklemiyordum açıkçası, fakat yine de çok sevdim (beklentim daha çok resim ve sanat üzerine düşünceleriydi). Kitapta, Tahiti halkının yaşamını, tanrılarını, tanrılarının hikayelerini, hristiyan misyonerlerin yaptıklarını çok güzel anlatmış. Not Not: Kitabı Yordam Yayınları'nın 1972 baskısıyla okudum ve tonlarca yazım hatası vardı.
Noa Noa
Noa NoaPaul Gauguin · İthaki Yayınları · 200969 okunma
Reklam
96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Avrupalı bir ressam bu hikayenin baş kahramanı. Bu ressam avrupanın gösterişli kadınlarından,(bu birinci) havasından, yapılarından sıkılıp tahitili insanların yanında kalmak, zaman geçirmek ve doğayla birleşmek kendini doğaya adamak ve onun dinginliğini almak ister. Kitabı okumanın güzel yanı;kitabın yazarı ve kahramanı aynı kişi olması. Ressam kendini kadınlardan uzaklaştırdığı için ordaki tahitili kadınlarda da biraz sıkıntı yaşıyor. Orda kaldığı süreçte hem tahitili insanlarla kültür etkileşimi içinde oluyor hem de batıl inançlarından kalma korkularını yenmelerini sağlamaktadır. **Ressamın tahitiden döndüğünde şöyle diyor; iki yıl yaşlandım fakat 10 yıl da gençleştim**
Noa Noa
Noa NoaPaul Gauguin · İthaki Yayınları · 200969 okunma
352 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Savaş zamanı ailesini kaybeden Astrid.. Yaptığı yüzünden babası tarafından evden kovulan ve bebeği elinden alınan Noa.. Bu iki kadının bir Avrupa sirkinde kesişen yolları , arkadaşlığı , acıları ... Noa nın , Astrid için yaptığı fedakarlık... Ve bir insanın kendine ait bir gerçeği bilmeden ölmesi ne kötü... Sonu hüzünlüydu. Noa ve yeni tanıştığı sevgilisi Luc un birbirinden habersiz ölmesi üzüldüm Noa o seni terk etmemiş , savaşta öldüğü için sana gelememiş demek istedim. Bu gerçeği bil demek istedim. Yazarın ilk okudugum kitabı Büyükelçinin Kızı ydı. Kurgu ve anlatım olarak bu kitabı , o kitapdan daha iyi buldum.
Kış Gecesi Işıkları
Kış Gecesi IşıklarıPam Jenoff · Pegasus Yayınları · 201979 okunma
368 syf.
·
Puan vermedi
Herkese merhabalar! Bugün @genctimas yayınlarından çıkan distopik bir kitabın yorumu ile geldim. Bu kitap aslında distopya kitaplarında biraz sınırların dışına çıkmış diyebilirim, zira konusu fazlası ile sıradışıydı. Erime adı verilen bir olaydan sonra dünya yaşanamayacak bir duruma geliyor. Dünyadaki son güvenli yerlerden biri olan Ark şehrindeki insanlar, güvenliği açısından 500 kelimeyle sınırlı bir listeye göre konuşmak zorundalar. Kelime ustaları ise kullanımı yasaklanan kelimeleri saklamak ve onları korumakla görevliler. kelime ustası Benjamin’in çırağı olan Letta ise bu sistemi içten içe eleştiriyor ve özgürlük için yanıp tutuşuyor. Bir gün Letta'nın ustası ortadan kaybolunca Ark'ın yöneticisi John Noa, Letta'dan kelime ustası olmasını ve listedeki kelimelerin sayısını azaltmasını istiyor. Fakat Letta ne yapacağını bilemiyor ve kelime listesini de kısaltmak istemiyor. Bu durumun içerisine düşen ve her şeyi yoluna koyması gereken Letta’nın masalını okuyoruz kitapta. Ana fikri açıkça ortada olan kitap kelimelerin gücünden ve rahatça konuşabilme özgürlüğünden bahsediyordu. Genç timaştan çıkan kaliteli kitaplardan biriydi. Beni hayalkırıklığına uğratan tek nokta kitabın sonunun net olmamasıydı. Kelimelerin gücü adına… Kendinize iyi bakın!
Liste
ListePatricia Forde · Timaş Genç Yayınları · 20212,419 okunma
368 syf.
9/10 puan verdi
Çok güzel bir kitaptı. Şu anki cahilliği gayet iyi anlatmış. Ama sadece duyarlılıkla ilgili değil çok da eğlendiren bir kitapdı, bir günde bitirmemi sağlayan bir akıcılığı vardı. Letta'nın düşüncelerini hemen değiştirememesi ve sürekli tekrarlanan "ama"ları da gerçeğe yakın hissettirdi (onca imkansız masalsı olay olmasına rağmen). Açıkçası kimsenin sonunda ölüm ve sürgün olabilecek bir kararı hızlıca verebilecek kadar cesaretli olduğunu sanmıyorum. Sonlarına gelirken bu kadar az sayfada kitabı bozmadan olayı tatlıya bağlayamayacağını düşünüp kendimi kötü bir sona hazırlamıştım. Sonuçta kimse alıştıra alıştıra ölemezdi. Ölürdü, ve son, yeterince kısa. Ama öyle olmadı "sözde" her şey düzeldi. Asıl kötü yenildi. Letta ailesini bulmaya gidecekti ve Marlo'yla kitap boyunca beklediğim bir bağlılık sahnesi de yaşanmadı. (Ki galiba bu en çok üzüldüğüm kısım.) Kitabın sonunda aklımda bir sürü soru vardı. Diğer insanlara ne olucak?(Sonuçta başa Amelia geçti ve onun da Noa'dan aşağı kalır yanı yok.) Amelia bunları hiç mi aramayacak? Finn hüznünü içine gömüp yoluna devam mı edecek? Dilsizler? Kelimelere ne olacak? Benjamin dışında kimsenin bilmediği onca kelime ve hatıranın olduğu ev? Sevgili iyi kalpli öğretmenimiz? Ya da o korkutucu N-İ-C-E-N-E den yedek şişeler olabileceği ihtimali? Ve daha bir sürü cevapsız soru... Bu kitap bir seri olmayı hak ediyor. İkinci kitapla görüş(ebil)mek dileğiyle.
Liste
ListePatricia Forde · Timaş Genç Yayınları · 20212,419 okunma
Reklam
61 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.