Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
112 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Türk edebiyatı klasiklerini okumaya Sergüzeşt adlı eserle devam ettim.Samipaşazade Sezai'nin kaleminden çıkan eser girişi harikulade etkileyici yaptıktan sonra tempoyu ağır ağır düşürdü.Öyle ki sona doğru artık şiştim çünkü o tasvirler uzadıkça uzuyordu.Normalde tasvir severim ama bu tasvirler bir acayipti. Yazarin kendine dert ettiği konu gayet güzel:Esir Ticareti yani diğer adıyla İnsan Ticareti.Duyar duymaz insanı dehşete düşüren bu kelimeler ne yazık ki dönemin Osmanlı toplumunda sık görülen bir şeymiş.Felatun Bey ile Rakım Efendi adlı kitapta da bu konudan bahsediyordu.Lakin Ahmet Mithat efendi kölelik durumunu biraz da süsleyip püsleyip sevdirmeye çalışıyor gibi hissetmiştim.Halbuki Sami bey paşazade öyle mi? Açıyor ağzını yumuyor gözünü. Bu konuda tavrı net.Bu ticareti bir insanlık ayıbı olarak görüyor.Toplumda bir hareketlenme yaratma amacı güttüğü çok açık.Bunu memleketinden,anne babasından henüz 8 yaşındayken koparılıp satılan ve gücünün yettiginden fazlasını yapmaya zorlanan Dilber adlı karakter üzerinden yapıyor. Kitabın sonunda dönemin gazetelerinin birinde Mizanci Murat tarafından yazılmış bir Sergüzeşt eleştirisi de var.Bu da gayet hoş olmuş.Bu eleştiri sayesinde Amerikan edebiyatından Tom Amcanın Kulübesi adlı romanı da satın alacaklarımız arasına ekliyoruz.Konusu itibariyle Sergüzeşte benziyormus çünkü.Merakimizi celbetti. Okunur mu?Okunur Bence.
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · İş Bankası Kültür Yayınları · 202246,2bin okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Edebiyatımızın ilk realist romanı, Sergüzeşt. Sergüzeşt birçok ilke imza atmış ve olumlu olumsuz yorumlara maruz kalmış bir kitap, aynı zamanda Sami Paşazade Sezai’nin ilk ve tek romanı. Çocuk yaşta Kafkasya’dan getirilip İstanbul’da satılan Dilber’in hikayesini okuyoruz. Bununla birlikte Osmanlı’da devam eden insan ticaretinin bireylerin ve toplumun üzerindeki etkilerini görüyoruz. Bol bol betimlemelere yer verilmiş bir kitap. Öyle uzun cümlelerle yazılmış ki bazen cümlenin sonuna geldiğimde başında ne anlattığını unuttuğum anlar oldu.Fakat genel anlamda beğendiğim bir klasik oldu diyebilirim. “Gönül sevdaya karşı daima çocuktur.”
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201646,2bin okunma
Reklam
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Sami Paşazade Sezai’nin "Küçük Şeyler" hikâye kitabı, realist öğeleri ve anlatımındaki gözlemci bakış açısının izlerini taşıyan tespitleri ile henüz Batı etkisinde gelişme sürecine girmiş olan yeni Türk edebiyatı için döneminin ilerisinde olan bir eserdir...
Küçük Şeyler
Küçük ŞeylerSamipaşazade Sezai · Akvaryum Yayınları · 201313,2bin okunma
·
Puan vermedi
Beşir Ayvazoğlu yine harika bir iş çıkartmış. 1924'te çekilmiş bir yemek fotoğrafı ve sofrada Süleyman Nazif, Mithat Cemal, Abdulhak Hamit, Mehmet Akif, Sami Paşazâde Sezai. Bir kare fotoğraftan böyle hacimde bir kitap çıkar mi, çıkmış. Ve bir hayli de merakla, keyifle okundu. Edebiyat dünyasının bu tanıdık isimleri, onların birbirleriyle olan karmaşık dostlukları, enteresan kişilikleri ve daha fazlası.
1924 Bir Fotoğrafın Uzun Hikâyesi
1924 Bir Fotoğrafın Uzun HikâyesiBeşir Ayvazoğlu · Kapı Yayınları · 2022237 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Sami Paşazade Sezai bir cariyenin hayatını anlatarak esir alım satımını, bunun ne kadar vicdansızca ve insafsızca yapıldığını anlatıyor. Kitabın konusu gelecek olursak; Kafkasya'da yaşayan ve çok güzel bir kız olan Dilber'in vatanından ayrılıp esircilerin eline düşüp İstanbul'a getirilmesi ve bir aileye köle olarak satılması ile başlıyor. Dilber'in gördüğü eziyet ve aşağılanma karşısında daha fazla dayanamayıp kaçması ve satıldığı diğer evde büyüyerek düştüğü aşk hikayesi anlatılıyor. Romanda her ne kadar esir ticaretinin korkunçluğunu anlatılsa da aşka derince yer verilmiştir. Öncelikle eski dönemde insan ticaretinin olması kesinlikle çok can sıkıcı bir durum. Kitapta geçen Dilber karakteri ise 9 yaşında bir esir hayatı sürmüştür. O kadar çok işkence görüyor ki fiziki ve psikolojik yönden üzüntüyü, çaresizliği derinden hissediyorsunuz. Bu yönüyle bile kitaptan; esaretin her türlüsü her yaşı etkiler mesajını alabilirsiniz. Sami Paşazade Sezai, Sergüzeşt'te ele aldığı kölelik ve özgürlük temaları nedeniyle, yazıldığı dönemde hükümet tarafından gizlice göz altında tutulmasına ve Paris'e gitmesine neden olduğunu düşünürsek yazarın gerçekleri söylediğini anlayabiliriz Sergüzeşt macera serüven anlamına gelmektedir. İçerisinde aşk konusu çok hassas işlenmiş. Duygu yoğunluğu fazla olan ama insanı yormayan bir kitaptı, okumanızı tavsiye ederim. Keyifli okumalar :)
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201646,2bin okunma
120 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Sergüzeşt Edebiyatımızın ilk realist romanı, Sergüzeşt. Sergüzeşt birçok ilke imza atmış ve olumlu olumsuz yorumlara maruz kalmış bir kitap, aynı zamanda Sami Paşazade Sezai’nin ilk ve tek romanı. Çocuk yaşta Kafkasya’dan getirilip İstanbul’da satılan Dilber’in hikayesini okuyoruz. Bununla birlikte Osmanlı’da devam eden insan ticaretinin bireylerin ve toplumun üzerindeki etkilerini görüyoruz. Bol bol betimlemelere yer verilmiş bir kitap. Öyle uzun cümlelerle yazılmış ki bazen cümlenin sonuna geldiğimde başında ne anlattığını unuttuğum anlar oldu.Fakat genel anlamda beğendiğim bir klasik oldu diyebilirim. “Gönül sevdaya karşı daima çocuktur.”
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201646,2bin okunma
Reklam
105 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Eser 1888 yılında yayınlanmıştır.Romantizmden realizme geçişte yazılan ilk eser olarak kabul edilir.Sami Paşazade Sezai eserleri ilk olma konusunda önemlidir aynı zamanda "Küçük Şeyler" adlı eseri de hikaye denemesi alanında bir ilktir.Realist eser olarak kabul edilen Sergüzeşt kelime anlamı olarak da serüven,macera anlamına gelir. Eserde tamamen,esir düşen bir Çerkez kızının başından geçen serüvenler anlatılır.Çok fazla detaya girmeden özetle şunu söylemek gerekir ki hikaye bir kadının başına gelebilecek en kötü şeyleri ele alır.Daha çocuk yaşta (9) esir alınmasını, köle olarak satılmasını,çalıştırılmasını,düşüncelerine hiçbir değer verilmemesini ezilmesini, horlanmasını,sahip çıkılmamasını kısacası yapayalnızlığını anlatır.Osmanlı döneminin sosyal hayatından izler taşıyan eser ne yazık ki kadınların ve çocukların her dönemde meta olarak kullanıldığını bir kez daha gözler önüne serer.
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201646,2bin okunma
115 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.