272 syf.
9/10 puan verdi
Okuru icine ceken ve rahatlikla bir mahkumla empati kurabilmesini saglayan bir eser. Suc, masumiyet, otorite ve anarsi uzerine iddiali fikirler barindiran ,suya sabuna dokunmadan degil, rahatsiz ederek yazilmis bir eser...
İçerdekiler
İçerdekilerVictor Serge · Ayrıntı Yayınları · 201544 okunma
272 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bitirdik .içerdekiler parmaklıkların arkasını olduğu gibi anlatıyor,abartmadan ,acındırma yapmadan ,suçlarını inkar etmeden ,masum rolü oynamadan ,Victor Serge nin 1912-17 yılları arasında Fransa da hapishanede geçirdiği 5 yılı anlatıyor ama asla biyoğrafi değil ,geleneksel anlamda bit " olay " ya da kahraman yok ,tutuklanmayla başlayıp serbest bırakılması geçen süre ,bir anlatıcı ile bir macera vs kitabı gibi anlatmaktan çok içerdekilerin hissettikleri ,yaşayışları ,hapishane düzeni ,bir edebiyat yeteneği ile ifade ediliyor . Örnek - hapse girmiş bir Ada'm diğerlerinden dış görünüşünde bile farklı olur ,kişi bedeninin bir parçası koparılmış gibi çıplak hisseder kendini ,bir saat önce havsalasına bile sığmayacak olan bir güçsüzlüğün doruğundadır artık. - isimsiz mahkumun eşyalarına,şişman ,kıllı ,pis kaba elleri ,bu terk edilmiş eşyaları mendillerle ,küçük bohçalar yapmaya alışmış ,anonim gardiyan elleri el koyar ,bundan sonra onlar 30 numaranın bohçasıdır. - bilinmeyene doğru yapılan bir yolculukta geceye doğru atılan bir adım gibi ,beklenmeyen tehlikelerle dolu acımasız bir gecenin içinde yürüyüş uzun olacak ,o kadar uzun ki ne kadar süreceğini ölçecek hiçbir şey yok,yolda düşüp kalmak ,kurşuni bir göğün altında ,aysız bir gecede yapayalnız,karanlık bir göle batmak gibi olur,hiç kimse bağırışlarınızı duymaz,. Bir yığın suçlu ( katil ,çocuk tacizcisi papaz,hilekar maliyeci ,dolandırıcı vs ) bir mazur gösterme filan olmadan mahkumların iç dünyasının anlatıldığı bir kitap ,tavsiye ederim
İçerdekiler
İçerdekilerVictor Serge · Ayrıntı Yayınları · 201544 okunma
Reklam
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Etkisinden kurtulunmayan, Victor Serge'in bu İçerdekiler kitabına inceleme eklemek doğrultusunda, buraya, kitabın başındaki giriş ve önsöz başlıklı metinlerinden alıntılar yazıyorum: -Serge de çok iyi yazabiliyordu! Nüanslar, tesadüfler ve çeşitli bireylerin oluşturulmasında ''sosyal gerçekcilik'' yoktu. Burada karşılaştığımız mahkûmlar ne kötü
İçerdekiler
İçerdekilerVictor Serge · Ayrıntı Yayınları · 201544 okunma
100 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
20.yy'da hapishane hakkında yazılan romanlar denilince dünya edebiyatında akla ilk gelenler Soljenitsin'in Ivan Denisovich'in Bir Günü, Victor Serge'in İçerdekiler, Arthur Koestler'in Gün Ortasında Karanlık ve Dostoyevski'nin Ölü Evinden Anılar yazınlarıdır. Bu yazınların hepsini okudum haikaten başarılı baş yapıt eserler bunlar. Fakat Orhan Kemal'in bu 72.Koğuş kitabını sebepsiz ön yargım yüzünden en sona bırakmıştım fakat bu önyargım yüzünden kendimi yadırgadım öyle ki bu hikayenin bu üstde saydıklarımdam hiç de geri kalır yanı yok ve hatta bu hikayenin daha başarılı olduğunu söyleyebilirim. Tek sorun dünya çapındaki kategorilerde yerini bulamamasıdır bu da hikayenin zamanında yeteri kadar tanıtımının yapılmamasındandır. Yabancı dillere çevrildi mi bilmiyorum... İnsanlık konusunu işlemesi açısından Tolstoy'un tarzını da anımsatıyor biraz. Yazarın diğer kitablarını da okumayı düşünüyorum. Tavsiye ediyorum...
72. Koğuş
72. KoğuşOrhan Kemal · Everest Yayınları · 20205,6bin okunma
253 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Soljenitsin'in Ivan Denisovich'in Bir Günü ve bu, Victor Serge'in İçerdekiler romanlarını okuduktan sonra yine bunlar doğrultusunda olduğunu duyduğum için okumaya karar verdiğim bu kitabı okuduktan sonra, baştaki zikrettiğim kitaplardan farklı olduğunu söyleyebiliyorum. Öyle ki Soljenitsin ve Serge, siyasi görüşleri veya faaliyetleri sebebiyle hüküm giymiş ve sonrasında hapishane izlenimlerini kitaplara dökerken bu kitaplarda siyasi analiz yapmaktan kaçınmışlardır. Oysa ki, Koestler bu kitabında hapishane deneyimleri yanısıra politik analizlere sürekli yer vermiştir. Bunu eleştirmiyorum çünkü, bu analizler 1930'ın Sovyet siyaseti ve Stalin ve sonrası gelişen politik olayları öğretiyor okura. Felsefe analizleri de mevcut ve zaman zaman trajik bir hikaye. Kitabın arka kapağında George Orwell'ın şu görüşüne yer verilmiş: ''Gün Ortasında Karanlık, benzeri olmayan bir romandır, çünkü neredeyse hiçbir İngiliz yazar totalitarizmi içeriden görememiştir.''
Gün Ortasında Karanlık
Gün Ortasında KaranlıkArthur Koestler · İletişim Yayınevi · 2019427 okunma
272 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir mahkumun gözünden hapishane koşullarının ne kadar korkunç olabileceğinin en büyük kanıtı bu kitaptır herhalde. Üstelik hala da benzer koşullarda ve yöntemlerde insanların mahkum edildiği düşünülürse...
İçerdekiler
İçerdekilerVictor Serge · Ayrıntı Yayınları · 201544 okunma
Reklam
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.