Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İbn Haldun meşhur eseri Mukaddime'de "İnsanlar içinde siyaseti en az bilenler âlimlerdir." anlamına gelen bir bölüm açmıştır. Bunun sebebi olarak da âlimlerin okudukları idealize edilmiş metinleri, müşahede ve koşulları göz ardı ederek salık vermelerini göstermiştir.
Nerelisin? sorusu literatüre girmiş en ayrılıkçı, en bedbaht sorudur.
Reklam
Zilleti kabullenen kendisini savunmaktan da aciz kalır. Kendisini savunmaktan aciz olan ise bir şeyi elde etme mücadelesini hiç yapamaz.
İbn-i Haldun
Kimsenin iç alemine karışma, Kimseyi iç alemine karıştırma. Kimseye iç alemini açma. Gizli tut. Yan ama tütme.
Ölümden kaçmak için attığımız her adım, bizi meğer ölüme götürürmüş
İbn Haldun açıkça şunu söyler: “Bilmek, ölümü geciktirir, ama ortadan kaldırmaz; en sonunda öleceksiniz!”
Reklam
Kimsenin iç alemine karışma, kimseyi iç alemine karıştırma. Kimseye iç alemini açma. Gizli tut. Yan ama tütme. İbn Haldun
Merhamet, masum olduğu için her kalbe misafir olmaz. İbn Haldun
İbni Haldun'un tarih felsefesi, kültür felsefesi, siyaset felsefesi, sosyolojik düşünceleri bakımından dehasına, özgünlüğüne kimse itiraz etmemektedir. Yves Lacoste, Gaston Bouthoul, Georges Labica, Arnold Toynbee, Pitirim Sorokin, Erwin ve Franz Rosenthal, Muhsin Mahdi, Heinrich Simon, Maxime Rodinson'a kadar birçok Batılı ve Doğulu
Sayfa 114 - 115Kitabı okuyor
Felâsifenin evrensel felsefenin gelişiminde önemli bir aşamayı temsil etmediği, tüm işinin antik mirası Batıya aktarmaktan ibaret olduğu, felsefenin önemli hiçbir alanında veya sorununda özgün bir görüş ortaya atmadığı iddiasının doğru olmayan bir iddia olduğunu daha birçok özel örnekle de gösterebilirim. Örneğin Gazzâlî'nin ünlü nedensellik eleştirisini hepiniz biliyorsunuz. Gazzâlî hiç şüphesiz, Hume'unkinden tamamen farklı bir bağlamda farklı bir problematikle ilişkili olarak ve farklı kaygılarla, nedensellik kavramımızın herhangi bir a priori temele dayanmadığı gibi bize deneyle de verilmiş olmadığına, sadece psikolojik alışkanlık ve beklenti duygumuzdan kaynaklandığına işaret etmiştir. O şüphesiz, bu tespitinden bizim için, yani modern çağ insanı için daha önemli olacak olan felsefi meyvesini çıkarmamıştır. Yani ne o ne de ona cevap vermek üzere ortaya çıkan İbn Rüşd veya her ikisinin görüşlerini ciddi bir ilgiyle ele alan İbni Haldun bu eleştiriyi doğa yasaları ve bilimsel bilginin niteliğine ilişkin son derece yararlı olabilecek epistemolojik araştırmaların hareket noktası yapmışlardır.²⁰
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.