Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bilirsin, herkes yaşar, herkes ölür. Ama herkes ölümsüzleşmez.
Koşar adım Mîr Bedirhan'a doğru gittin, elini öpmek istedin. Senin de elini öpmek isteyen gençlere yaptığın gibi, Mîr elini çekerek saçlarını okşadı, "oğlum Musa, xortê hêja û jêhatî", dedi "civat geriyaye,” meclisimize hoşgeldin. Kaldığın yerden yaşamın sürecek, ama aramızda, ölümsüzleşerek. Bilirsin, herkes yaşar, herkes ölür. Ama herkes ölümsüzleşmez. Ölümsüzleşmek yapılan işlerin bir sonucudur; onurlu bir yaşam, vicdanlı bir ruhtur.
Sayfa 132 - Sel YayınlarıKitabı okudu
Türkler ve At..
"Hunlar atlarına hemen yapışırlar, bu atlar çok zorlu olsalar bile. Atlarından gündüz ve gece boyunca alış-veriş yapan, yiyen-içen ve dar boyunlarına boyunduruk vurulan atlar serbest bırakılınca uyurken gördükleri rüyalara ortak olan tek millettir. Ağırlıklı konular hakkında özen gösterildiğinde, bu konuda at sırtında istişare ederler."
Sayfa 78 - Eğitim Yayınevi
Reklam
Seyretmek veya sanat nedir? 19.10.2022 Bazen bir yolculukta, bazen bir şehre girdiğinizde, bazen bir kanyona giden yolda, bazen bir nehir kenarında, bazen de bir dağ yamacında çıkar karşımıza. Şimdilerde hemen her şehrin bir “seyir tepesi” vardır. Benim doğduğum şehir Hakkari’de; görenler bilir, her tepenin doruğu, her dağın yamacı, her kalenin
456 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
... Asi Merve Karakuyu; Babası tarafından annesi ve ablası ile birlikte devamlı şiddet gören, evlerinde kavganın ve hakaretlerin eksik olmadığı bir evde yaşıyordur. İçine kapanık, dıştan duygularını belli etmeyen bir üniversite öğrencisidir. Karan Çakıl; 5 yaşında gözleri önünde intihar eden annesinin ölümüne şahit olmuş, babası tarafından terk edilen yetim çocuk. Dedesi sayesinde ünlü bir iş adamı. Herşey Karan'ın Asi'nin okulundaki bir konferansa gelmesi ve Asi'nin ona sorduğu soruyla başlar. Her ikisi de yaralı, ruhları karanlık iki insan. Hayat onları birbirlerini iyileştirmeleri için yan yana getiriyor. Asi'nin acı kayıpları,Karan'ın hayatındaki sarsıcı sırlar derken ikilimiz çok büyük savaşlardan geçerler. Kitap da Yaşar dede, Billur,Bedirhan,Sergen ve Asi'nin ablası Defne yer alıyor. Billur Bedirhan atışmaları çok güzeldi. Bedirhan'ın olduğu her sahnede gülmelere doyamadım :D Elbette hepsinin acı dolu hikayeleri vardı. Hepsi birbirini yaralarından öptüler. Yaşar dede'nin Karan'ı taklit sahnesi favorimdi benim♡ Kitap da beni rahatsız eden tek sorun, çok fazla betimleme dolu olması. Benzetmeler aşırı fazlaydı. İnsan bir yerden sonra yoruluyor cidden. Betimleme okumaya sabrı olanlara tavsiye ederim... Kitap dolu günler dilerim...
Asi Çakıltaşı - 6. Perde
Asi Çakıltaşı - 6. PerdeBinnur Nigiz · Dokuz Yayınları · 2022369 okunma
Elbise rengi olarak siyah(kara), Türkler tarafından pek tercih edilmemiştir. Bunun çeşitli sebepleri vardır. Örneğin "Keşiş elbisesi" Türklere her çağda ters gelmiştir. Bu yüzdendir ki Kırım Türkleri bile keşişlere "kara donlu" demişlerdi.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde Avrupa içlerine ilerleyen Türkler "İslam'ın kılıcı" sayılırken, Macarlar da "Hristiyanlığın Kalkanı" diye anılmışlardır.
Reklam
İstemi Han'ın oğlu ve halefi Tardu "on türlü diliniz var, ama hileniz bir" şeklinde ağır bir ifade ile Bizans elçisini azarladı.
Maveraünnehir ve Horasan halkı, et ihtiyacını Türklerden satın aldıkları koyunlardan sağlamaktaydı. Özellikle "en seçkin ve en lezzetli koyun eti, Oğuzlardan ithal edilen koyunların eti idi."
Çinlilerin acı baklayı Türklerden almış olmaları kuvvetle muhtemeldir. Zira Çin Yıllıkları'nın kayıtlarına göre Çin'de yetiştirilen bir çeşit baklaya "Hun veya Uygur baklası" adı verilmekteydi.
M.Ö 68'de Hun hakanı, Çinlilerle barış yapma konusunda plan yapıp, düşünmek amacıyla devletin ileri gelenlerini toplantıya çağırmıştır.
87 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.