Okuyup yazmak çok iyi bir şey değil mi?..
Köpeğin anlayamayacağı (pazar günlerinden oluşan bir ayda, diye düşünüyor David), burnunun ona duyuramayacağı şey, hiçbir özelliği yokmuş gibi duran bir odaya girip de nasıl bir daha dışarıya çıkamayacağı. Bu odada bir şeyler oluyor, ağza alınamayacak şeyler: Burada ruh bedenden çekip çıkartılıyor; bir an havada asılı duruyor, kıvranıyor, bükülüyor; sonra emilip gidiyor. Bu oda gerisinde kalıyor, kişinin içinden geçerek yok olduğu bir delikten başka bir şey olmayan bu oda.
Sayfa 257Kitabı okudu
Reklam
Yağma; savaş tazminatı; yeniden dağıtım kampanyasının bir başka örneği. Şu anda ayakkabıları kimin ayağında acaba? Beethoven ile Janacek kendilerine birer yuva buldular mı, yoksa çöp kutusuna mı fırlatıldılar?
Sayfa 208Kitabı okudu
Çocukken gazete haberlerinde gördüğü tecavüz sözcüğü üzerinde uzun uzun durduğunu, tam olarak ne anlama geldiğini çözmeye çalıştığını, aslında yumuşacık bir harf olan v’nin, hiç kimsenin yüksek sesle söyleyemeyeceği kadar dehşet verici olan bir sözcüğün ortasında be aradığını merak ettiğini hatırlıyor.
Sayfa 190Kitabı okudu
Yine aynı duygulara kapılıyor David: kayıtsızlık, umarsızlık ama aynı zamanda bir hafiflik, sanki içini bir şey kemirmiş de geride yalnızca kalbinin aşınmış kabuğu kalmış gibi. Bu durumdaki bir insan, diye düşünüyor, ölüleri geri getirecek sözcükleri, müziği nasıl bulabilir?
Sayfa 185Kitabı okudu
Bir öfke rüzgarı geçiyor içinden, öyle ani ki şaşırıyor David. Bahçe belini eline alıp bendin zeminindeki çamurlu otları tarıyor, alıp omzunun üstünden duvarın dışına atıyor. Zorla hiddetleniyorsun, diye uyarıyor kendini, Kes şunu! Yine de içinden Petrus’un boğazına sarılmak geliyor. Benim kızım değil de senin karın olsaydı, demek istiyor ona, piponu tıklatıp böyle sözlerini tarta tarta konuşmazdın. Irzına geçmek. İşte Petrus’un ağzından almak istediği sözcük bu. Evet, bu bir ırza geçmekti, demesini istiyor Petrus’un; evet, bu bir tecavüzdü.
Sayfa 143Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.