352 syf.
10/10 puan verdi
BU BU KADAR OLUR
İncelememe Aziz Nesin’in kitabın arka kapağına yazdığı yazı ile başlamak istiyorum. Böyle bir giriş hem benim için kolay olacak hem de incelemeyi okuyacak okurlara kitap hakkında bir fikir verecektir. Aziz NESİN diyorki “Edebiyat Kuramları ve Eleştiri, yalnız bu konuyla ilgili üniversite öğrencilerinin değil, eleştirmenlerimizin de, bütün
Edebiyat Kuramları ve Eleştiri
Edebiyat Kuramları ve EleştiriBerna Moran · İletişim Yayınevi · 2021947 okunma
Budur...
Minna Kautski’ye 1885’de yazdığı mektupta Engels diyor ki, "Taraf tutucu edebiyata hiç de karşı değilim. Tragedyanın babası Aiskhylos da, komedinin babası Aristophanes de   şüphesiz taraf tutan şairlerdi; Dante ve Cervantes de öyle... Fakat şuna inanıyorum ki yazarın tarafgirliği açıkça ortaya konmamalı, eserdeki durumdan ve eylemden çıkmalıdır.”
Reklam
Estetik yaşantı yerine, beğendiğimiz fikirleri dile getirerek okurda hoşlanma uyandıran yazar da gerçek bir sanatçı olamaz.
İşte bunu anlatmaya çalışıyordum...
Tarihsel eleştiri yapanlar, bazen eserleri, değerlendirmeye gelince, yanlış bir ilkeye saplanırlar. Derler ki, eser çağındaki amaca ulaşabilmiş ve o çağın okurunun eserden beklediklerini yerine getirmişse başarılı bir eserdir. Biz bugünün açısından yargılamamalıyız eseri, o çağın açısından, o çağın zevkine göre yargılamalıyız. Oysa eseri kendi geleneği, kuralları içinde, aslında olduğu gibi görmek başka bir iş, aslında olduğu gibi görülen bir eserin iyi veya kötü olması başka bir iştir. Her çağın güzellik anlayışı başkadır, bundan ötürü eseri kendi alıştığımız ölçülere göre yargılamayalım, o çağın yargısını kabul edelim dersek tam bir göreciliğe düşeriz. Tersini yapmak, dar bir anlayışa kapılmak da yanlıştır, çünkü edebiyat eserlerinin çeşitleri zengindir. Herhalde bir edebiyat eserini hemkendi çağındaki hem de onu izleyen çağlardaki eserleri göz önünde tutarak, belli bir çizgi üzerinde aldığı yere göre değerlendirmek daha doğru olacaktır.
Tarihsel Eleştiri
Darwin insanlarda güzellik için bir içgüdü bulunduğunu söylemişti. Kant da insanların sanat eserleri ya da güzel karşısında, hiçbir çıkar gözetmeyen estetik bir zevk aldıklarını iddia etmişti. Kant’a göre sanat yarar peşinde koşmaz. Plehanov, Darwin’e de, Kant’a da hak verir.
İnsanlar, birbirlerinden uzak mesafelerle ayrılmış yıldızlar gibi, kendi hususi boşlukları içinde dönen, hepsi yalnız, hepsi mahrem ve başkalarına kapalı birer dünyadır.
Sayfa 255 - Aldülhak ŞinasiKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.